İnsan vücudu mucize olaylar sonucu muhteşem bir sanat harikası olarak yaratıldığı gibi, onun sağlıklı devamı da, muhteşem bir denge üzerine kuruludur.
Çeşitli sebepler veya irsi kalıtım sonucu insan vücudunda bir kısım hastalıklar meydana gelir. Onlardan biri de, şeker hastalığıdır. Yaklaşık yüz trilyon hücreden meydana gelen insan bedeninin enerji kaynağı glikozdur. Kan içinde dolaşan glikoz, yani şeker, pankreasın salgıladığı insülin ile hücrelerin içine girer ve enerjiye dönüşür. Pankreas insülin salgılayamadığı veya yetersizliğinden etkisiz kaldığı zaman, kandaki şeker oranı yükselir. Hücreler şeker açlığı çekerken, kandaki şeker miktarının aşırı yükselmesi bütün hücreleri tahrip eder. Bu hale şeker hastalığı diyoruz. Şeker hastalığı göze, kalbe, beyne, karaciğer ve böbreklere, ayaklara, hasılı vücudun her tarafını etkileyen ve tahrip eden sinsi bir hastalıktır.
Ağızda kuruluk, çok su içme ihtiyacı, sık idrara çıkma, aşırı yemek yeme arzusu gibi belirtilerle varlığı anlaşılan şeker hastalığının, Türkiye’de oldukça yaygın bir hastalık olduğu ifade ediliyor. Hatta çocuk yaşlara kadar bu hastalığın yayıldığı söyleniyor. Bu hastalığın, yanlış ve yetersiz beslenme ve ailesinden gelen bir kalıtımla veya genleri bozulmuş gıdalarla beslenme sonucu gittikçe yayılma hızı artıyor. Ürkütücü oranlara doğru gidildiği uzmanlarınca haber veriliyor. Yapılacak şey, şeker hapları yetiyorsa ona devam etmek, yetmiyorsa hariçten insülin şırınga etmekle birlikte, diyetisyen rehberliğinde yediklerimize dikkat etmek ve mümkünse yardımcı besin maddeleriyle pankreasın yeniden insülin üretmesine katkıda bulunmaktır. Özellikle şekerli ve unlu mamullerden alabildiğine uzak durmaktır. Biz de ailece bunları yapmaya özen gösteriyoruz. Allah böyle hastalarımıza acil şifalar versin.
www.asyanur.info (Risale-i Nur videoları bu sitemizde.)