Ramazan Seydanoğlu Ağabey 1939 Urfa Siverek ilçesi doğumludur. Seydanoğlu aşiretine mensuptur. 1962 yılında memur olunca, Halil Ağabey diye bir Nur Talebesi marifetiyle Risale-i Nur eserlerini tanır. Urfa’nın Bozova ilçesine tayin…

On altı sene önce tanımıştım onu. Salih Beşirik amca aslen Bulgar Türklerinden bir göçmendi. Çok küçük yaşlarında ailesi ile birlikte Türkiye’ye gelmişler ve Ankara’ya yerleşmişler. 1932 doğumlu olup uzun yıllar…

Dünya hayatının bin bir çeşit hadiseleri ve sürekli değişen gündemleri arasında hiç değişmeyen tek hakikat, şüphesiz ölüm gerçeğidir. Genç ihtiyar, kadın erkek, sağlıklı ve hastalıklı ayırımı yapmadan aniden gelen ecel…

1981 yılında tanıdım onu. Beş yıldan beri devam ettirdiğimiz esnaf derslerine bir kardeşimiz getirmişti. Çok zarif ve halim selim bir fıtratı vardı. Aynı mahalde oturuyorduk. Kısa zamanda birbirimizi sevdik ve…

1987 yılında tanımıştım onu. Avustralya kıt’asında uzun yıllar çalıştıktan sonra Türkiye’ye kesin dönüş yapmış ve Ankara Subayevleri semtinden bir daire almıştı. Onunla komşu idik ve bu komşuluğumuz tam on yedi…

(Dünden devam) Bahsi geçen hakikatleri, Şaban Döğen kardeşimiz hayatı boyunca hem yazdı, hem de anlattı. Ama, her can taşıyan varlık gibi, nihayet ölüm denilen gerçek ona da geldi. Demek buraya…

Ruhlar âleminden bu güzel dünya misafirhanesine gönderilen insanlar, aşk derecesinde kuvvetli bir sevgiyle ona bağlanır ve buradan ayrılmak istemezler. Bu duygu inanan ya da inanmayan herkeste mutlaka vardır. Ancak, Cenab-ı…

Risale-i Nur tefsirlerinde ölüm gerçeğini en güzel bir tarzda izah eden Bediüzzaman Hazretleri, hayata nazaran korkunç ve ürkütücü olan ölümü âdeta sevdirmiştir. Meselâ: “En evvel, herkesi korkutan, en korkunç tevehhüm…

İstikbalden gelip hazır zamana uğrayarak maziye dökülen ve yine istikbale dönüşen zaman nehri içinde hayata gözlerini açan ve canlılar dünyasının en şerefli varlıkları olan insanlar; bir kervan gibi dünya misafirhanesine…

Ehl-i iman olanların ayrılıklarında da muhtelif derecelerde hüzün, gözyaşı ve burukluk vardır. “Acaba hüsn-ü hatimeye mazhar oldu mu? İmanla kabre girebildi mi?” endişesi, bu hüzün ve burukluğun kaynağını teşkil eder.…

Nihayetsiz lezzetlerden lezzet alabilecek ve nihayetsiz elemlerden de elem duyacak bir fıtratta yaratılan insanın, ruhunda en büyük tahribat yapan hallerin başında ayrılık gelir. Sonsuza kadar yaşamak isteyen ve aşk derecesinde…

1969 yılının Mart ayı ortalarında Risale-i Nur ve cemaati tanımıştım. Şevkle bu kitapları okuyor ve mezuniyetten sonra yeni girdiğim Ereğli demir çelik fabrikasında da çalışıyordum. Bütün derslere elimden geldiği kadar…

1973 yılı sonbaharında tanıdım onu. Çok hareketli ve heyecanlı bir yapısı vardı. O zamanlar, Bediüzzaman Hazretlerinin hizmetkârlarım dediği Ağabeylerin ittifak kararıyla, vakıf olarak Ankara’ya tayin edilmiş ve Bayram Yüksel Ağabeyin…

30 Ağustos 1973 tarihinde Ankara hizmetlerinde istihdam edildiğim zaman ilk tanıdığım öğrencilerden biriydi Sabahattin kardeş. Bahçelievler dershanesinde Ali Vapurlu Ağabeyle bir kaç öğrenci birlikte kalıyordu. Hareketli ve güler yüzlü bir…

Kasım Ali Güngör Ağabeyin meşverete verdiği önem çok açık bir gerçekti. Yeni Asya grubunun meşverete dayalı yapılanmasından dolayı Allah’a şükrediyordu. “Yeni Asya’nın en bariz vasıflarından birisi de bu meşveret sistemidir.…

Tarih boyunca insanı dehşete düşüren hakikatlerin başında ölüm gerçeği gelmektedir. Ölümün mahiyetini bilmeyen ve ölüm ötesindeki ebedi hayata inanmayan insanlar için ölüm, yokluk, hiçlik, sonsuza kadar mahvolmak, kaybolup gitmek, bütün…

Halil Uslu sürekli yazan, konuşan ve koşan bir dâvâ adamıydı. Binden fazla verdiği konferanslar, hem Yeni Asya’da hem de Konya mahalli gazetelerinde yazdığı yazılar hem Nur dershanelerinde yaptığı unutulmaz dersleriyle,…