“Ey Ashabım!Sizler yeryüzünde dolaşırken, şâyet cennet bahçelerinden herhangi birisine rastlarsanız, oradan hemen geçmeyin. Orada biraz eğleşin.”deyince, Sahabeler sorar: “Ya Resülullah! Cennet bahçesi, cennette olur. O bahçe neresidir?” Sevgili Peygamberimiz “O bahçe ilim meclisleridir.”diye cevap verir.

Özellikle, ilimlerin şâhı ve padişahı olan iman hakikatlerinin okunup müzakere edildiği mekânlar o bahçenin tâ kendisidir. Bu itibarla, dersten gelirken birisi sorsa, biz de cennet bahçesinden geldiğimizi söylesek ve bu yüzden yemin etmek zorunda kalsak, bu yemin kefaret gerektirmez. Zira, Kâinatın Efendisi (asm) öyle vasıflandırıyor.

Bu hususta çok müjdeli hadisler vardır. Meselâ “İlim meclislerine gidenin ayaklarının altına melekler kanatlarını gererler.” Tabii bu ifadeler mecazidir. “İlim meclisinde bulunanlara, meclis dağılıncaya kadar hazır olan melekler bağışlanmaları için dua ederler..” “İlmin talep edilmesi ibadet, talimi cihaddır.” “Allah yolunda tozlanan ayaklara, Allah cehennem ateşini haram kılmıştır.” Bunlar gibi daha nice hadisler vardır. Bununla birlikte Cenab-ı Hak da âyet-i kerimede “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?”buyurmakla, ilim öğrenmenin ne kadar önemli olduğunu beyan ediyor.

Bu zamanda, cenneti kazanmak da kaybetmek de çok kolaylaşmıştır. Cenab-ı Hak, cümlemize kazanmayı nasip etsin. Denilmiş ki, “Üç şey müstesna bu dünyada rahat yoktur: Tilâvet-i Kur’an, münacat-ı Rahman ve sohbet-i ihvan.” Yani, Kur’an okumak, Allah’a dua ve ibadet etmek ve mümin kardeşlerle Allah için sohbet etmenin dışında dünyada rahat yoktur. Varsa da, lezzeti nispetinde elemi de vardır. Onun için Bediüzzaman “Bu dünya lezzetleri, özellikle haram olanları zehirli bala benzer. Bir üzüm tanesi yedirir, mukabilinde yüz tokat vurur gibi elemler verir.”demek suretiyle, elemsiz lezzet veren bahsi geçen hakikatlere dâvet eder. Bu dâvete icabet etmek, aklı başında olan her mümine fayda verir.

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları)

Views: 0