İman ve İbadet

MÂNÂ-YI HARFİ, MÂNÂ-YI İSMİ- 2 (GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ…)

(Dünden devam)

Allah, sebepleri de yaratan ve neticeleri de yaratan sonsuz bir kudretin sahibidir. Bir apartmanın yüksek katından düşen bir insan, genelde ölüme mâruz kalır. Ama, öyle zamanlar olur ki, onuncu kattan düşen bir insan, bir kaç kırıkla kurtulur.

Keza; bir uçak düştüğü zaman, içindeki insanlar normalde ölür. Fakat, bazı uçak kazalarında bir kaç kişinin sağ olarak kurtulduğu görülür. Bir zaman uçağı düşen Adnan Menderes’in sağ kurtulup, diğerlerinin ölmesi gibi.. Misalleri çoğaltmak mümkündür. Demek ki, aynı şartlar ve aynı sebepler altında, muhakkak aynı sonuçlar meydana gelmiyor.

Bahsi geçen hakikatlere binaen, mevcudata ve olaylara mâna-yı harfi nazarıyla ve Allah hesabına bakmak gerekir. Allah’ın kudreti, sebep ve sonuca birden ve aynı anda taalluk eder. Bu açıdan bakıldığında, bir şey meydana gelmeden Ehl-i Sünnet inancına sahip olan bizler kesin hüküm vermiyor ve susuyoruz. Tüfekle bir adamın vurulmasında Mutezile mezhebine mensup olanlar “Atmasaydı adam ölmeyecekti.” Cebriye mezhebinde olanlar ise “Tüfek atsa da, atmasa da ölecekti. Çünkü, ölümü o tüfekle takdir edilmiş.” diyorlar. Burada istikametli inancı koruyanların Ehl-i Sünnet vel Cemaat olduğu görülüyor.

Asya Nur Kültür merkezinde, bir saati aşkın bir süre içinde mânâ-yı harfi ile kâinata ve olaylara bakmanın iman ve itikat gereği olduğunu anlatan ve verdiği misallerle seminerini zenginleştiren Dr. Hakan yalman, çok derin olan bir meselenin zihinlere yerleşmesine vesile oldu, elhamdülillah.

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları) (YouTube-Sami Cebeci ile canlı Risale-i Nur dersleri)

Reklam

Yorum Yap