Peygamber nazarıyla geleceğe bakan ve istikbal karanlığı içinde gizli hadiseleri, vukuundan önce Cenab-ı Hakkın izin verdiği kadarıyla ümmetine haber veren bütün peygamberler gibi, son peygamber olan Peygamber Efendimiz (asm) de haber vermiş, özellikle âhirzamanla ve kıyamet alâmetleri ile ilgili hadiselerde tafsilatlı bilgilendirmede bulunarak, ümmetini teyakkuza sevk edip, aldanmamalarını tembih etmiştir.
” Âlimler peygamberlerin vârisleridir.” hadis-i şerifi sırrınca, İslâm âlimleri de gaybla ilgili bilgiler vermişlerdir. Gerçi gaybı Allah’tan başkası bilemez. Ancak, çeşitli ip uçlarına dayanarak ve kudsî kaynaklardan yapılan çıkarımlarla ve Cenab-ı Hakkın izin verdiği kadarıyla, gelecekle ilgili bilgilendirmeler dinimizce câizdir.
Ekseriyetle şarta bağlı olarak vukua gelen gelecekle ilgili hadiseler, bağlı olduğu şart olursa gerçekleşir, yoksa gerçekleşmez veya tehir olur. Âhirzamanın son müceddidi ve son çağın manevi sahibi olan Bediüzzaman Hazretleri de, çeşitli sahalarda vazifeli olmanın gereği olarak, gelecekle ilgili pek çok hadiselerin vukua geleceğini haber vermiş. Aradan geçen bir asırlık zaman zarfında vukua gelen olaylar hep onu tasdik etmiş ve bundan sonra da tasdik etmeye devam edecektir.
Meselâ; 1907 yılında kendisine sorulan bir soru üzerine, Osmanlı’nın bir Avrupa devletini, Avrupa ve Amerika da bir İslâm devletini doğuracağını haber vermiş. On beş sene sonra Osmanlı’da ilk doğum gerçekleşmiş, Batı ülkelerinde meydana gelen ve İslâm dinini resmen ikinci din olarak kabul etmek gibi müspet gelişmeler, ikinci doğumun da yakın olduğunu müjdeliyor.
Keza; Rusya’nın dağılacağını ve dinsiz kalamayıp, geri de dönemeyip, Hristiyan da olamayacağını söyleyen Üstad, olsa olsa İslâmiyetle bir musâlâha yapmak durumunda olacağını belirtmektedir. Bu tespitin ne kadar doğru olduğunu, 1991 yılında Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla gördük ve daha çok göreceklerimiz de var.
Keza; dinle barışık olmayan Batı Medeniyetinin, beş menfi esas üzerine bina edildiği için yıkılacağını ve Batılı toplumların başını yiyeceğini, şayet İslâm’a teslim olmazlarsa, dünya hayatlarının manevi bir cehenneme döneceğini ifade etmiştir. Bir asırlık Batı medeniyetinin sosyal hayatı nasıl mutsuz ettiği, dışı şatafatlı, içi nasıl kurtlu bir ağaç gibi olduğunu gelişen olaylar ve zaman gösterdi. Şimdi hak bir din arayan Batılı toplumlar, İslâm diniyle tanışmanın ön adımlarını yaşıyorlar.
asyanur.info samicebeci.net (YouTube- Sami Cebeci videoları)