Yaz tatili başladığı zaman, öğrenci arkadaşları okuma programlarına götürmek, yıllardan beri süregelen âdetlerimizdendir. Tatil öncesi yapılan planlama gereği, iki bin yılının yazında bir kısım üniversiteli gençleri Kdz. Ereği’ye götürdük.
Karadeniz sahiline kurulu ve yetmiş bin nüfuslu bu ilçe benim memleketimdir. Tahsil hayatımı orada yaptığım bu topraklar, gençlik yıllarımın hatıraları ile her zaman hayalimi süsler. Özellikle on sekiz yaşındayken tanıdığım Nur Risaleleri ve Nur Talebeleri, bu hatıralar arasında özel bir yere sahiptir.
Her yıl bir veya iki defa gidebildiğim bu güzel ilçenin, rahmetli Menderes tarafından temeli atılan ve ülkemizin göz bebeklerinden birisi olan demir-çelik fabrikası vardır. Ereğli’yi hareketlendiren ve binlerce insanımıza istihdam ve iş sahası açmaya vesile olan dev bir yatırımdır. İki buçuk sene biz de orada çalıştık. Bu fabrika sürekli hem büyütülmekte hem de en son teknoloji ile modern hâle getirilmektedir.
Bir Pazartesi akşamı ulaştığımız Ereğli’de ilk dersimizi Çarşamba akşamı yaptık. Otuz sene evvel (şimdi elli sene oldu) Risale-i Nurları birlikte tanıdığımız dostlarımızla kucaklaştığımız zaman, maddeten bir araya gelip hasret gidermenin, ne kadar önemli olduğunu bir kez daha müşahede ettik.
Öğrenci kardeşlerle birlikte hazırladığımız plan gereği, gündüzleri şahsi okuma ve müzakereli derslerle, akşamları ise, çevre il ve ilçe derslerine katılarak günlerimiz su gibi akıp gidiyordu.
Perşembe günü Alaplı ilçesindeyiz. Tapusunu Yeni Asya Vakfına aldığımız bu dershaneyi ilk defa görüyordum. Gayet güzel ve geniş salonlu bir daire. Yüksek okulda okuyan genç kardeşlerimiz kalıyorlar. O akşam kalabalık bir katılımla yapılan ders sonrası Ereğli’ye döndük. Alaplı hizmetlerinin istikbal vaad eden ihlâslı ve şevkli tablosundan gerçekten çok etkilendik ve ümitle dolduk. Allah emeği geçen bütün kardeşlerimizden ebediyen razı olsun.
asyanur.info samicebeci.net (YouTbe-Sami Cebeci videoları)
