(Dünden devam)
İnsanoğlunun içine düştüğü ruh hastalıklarından biri olan gurur ise, başlı başına bir felâkettir. Sahibini önce Allah katında, sonra insanların yanında küçültür. Gururun zıddı olan tevazu ve mahviyet ise insanı yücelten bir hakikattir. “Kim tevazu sahibi olursa, Allah onu yüceltir.” hadis-i şerifi bu gerçeği nazara verir.
Gurur ve kibir, şöhret gibi bir ruh hastalığıdır. Bediüzzaman Hazretlerinin gurur ile ilgili şu tespiti çok dikkat çekicidir: “Evet, gurur ile, insan maddi ve manevi kemâlât ve mehâsinden (güzelliklerden) mahrum kalır. Eğer gurur sâikasıyla başkalarının kemâlâtına tenezzül etmeyip, kendi kemâlâtını kâfi ve yüksek görürse, o insan nâkıstır (noksandır). Böyle insanlar, mâlûmât ve keşfiyâtlarını daha yüksek görmekle, eslâf-ı izamın (geçmiş İslâm büyüklerinin) irşâdât (irşatlar) ve keşfiyatlarından mahrum kalırlar. Ve evhama mâruz kalarak, bütün bütün çizgiden çıkarlar. Halbuki, eslâf-ı izamın kırk günde yaptıkları bir keşfiyâtı, bunlar kırk senede yapamazlar.” (Mesnevi- i Nuriye s. 58)
Zamanımızda bir sürü ünvan ve makamlara sahip olan şöhretli zatların, mezhep imamlarını diplomasız görerek hafife aldıklarını ve onları tartışmaya açtıklarını gördükçe, gurur ve kibir denilen ruh hastalığının insanı ne hallere düşürdüğünü daha iyi anlama imkânı buluyoruz. Daha ötesi, onlara su-i zan eden ve su-i zanna sebep olanlar, toplum yanında daha da küçülüyorlar fakat bunun bile farkına varamıyorlar.
Evet, Bediüzzaman Hazretlerinin ifade ettiği gibi: “İnsan hüsn-ü zanna memurdur. İnsan herkesi kendisinden üstün bilmelidir. kendisinde bulunan su-i ahlâkı (kötü ahlâkı), sui zan sâikasıyla başkalara teşmil etmesin ve başkaların bâzı harekâtını, hikmetini bilmediğinden takbih etmesin (kötülemesin). Binâenaleyh, eslâf-ı izamın (geçmiş İslâm büyüklerinin) hikmetini bilmediğimiz bazı hallerini beğenmemek su-i zandır. Su-i zan ise, maddi ve mânevi içtimaiyatı (sosyal hayatı) zedeler.” (Mesnevi-i Nuriye s. 58)
Evet; şöhret, gurur, kibir, gıybet, su-i zan gibi duygularına mağlûp düşerek, toplum içinde yer edinmeye çalışan bencil insanlar, toplum yanında itibar kaybına uğradıkları gibi, Allah katında da makbul bir yer bulamazlar. Böyle bir duruma düşmemenin en iyi çaresi, hakiki ihlâs ve istikamet dairesindeki tevazu ve mahviyet sahibi olmak, gurur ve kibir gibi şeyleri terk etmektir. Olumsuz duyguları mağlûp ederek, müspet duyguları galip etmektir.
asyanur.info samicebeci.net (YouTube-Sami Cebeci videoları) (YouTube-Sami Cebeci ile her akşam canlı Risale-i Nur dersleri)
Views: 106