Konya ilinin Ermenek ilçesi, asrın manevi sahibi Bediüzzaman Hazretlerinin “Nurcuların Kumandanı” olarak vasıflandırdığı başta Zübeyir Gündüzalp Ağabey olmak üzere, nice Nur kahramanlarının yetişmesine kaynaklık eden bahtiyar bir hizmet merkezidir. Bu gün Türkiye’nin il ve ilçelerinde o kahramanlar iman hizmetinin içinde aktif olarak hizmetlerine devam ediyorlar. Onlara ne mutlu!

İşte, Haydar Açıkbaş kardeşim de o kahramanlardan biridir. Gençlik yıllarından beri hiç şaşmadan uzun yıllardır ihlâs ve sadâkatla Yeni Asya bayrağını her türlü sıkıntı ve meşakkatlere rağmen dalgalandırdı. Temsilcilik vazifesini şanla şerefle devam ettirdi. Vefat edene kadar da bu vazifesinden hiç geri kalmadı.

2016 Nisan ayı başında, Zübeyir Gündüzalp Ağabey için yapılacak ilk mevlit için beni aradı ve “Ağabey! Bu programda hem umumi dersi senin yapmanı, hem de gelirken kitaplarından getirerek imzalamanı meşveret kararı olarak istiyoruz. Şayet müsait isen mutlaka bekliyoruz.”dedi. Böyle bir davete icabet etmemek mümkün olmazdı. Müsait olduğumu söyleyerek anlaştık. Avukat Emin Bahçeevli kardeşimizin arabasıyla Ermenek ilçesine ulaştığımızda, her zamanki güler yüzlü haliyle bizleri karşıladı. Yeni Asya bürosu çevre il ve ilçelerden gelen kardeşlerle doluydu ve hepsiyle kucaklaştık.

Akşam hizmet merkezinin geniş salonu hıncahınç doluydu. Risale-i Nurların âhirzamandaki önemi, Bediüzzaman’ın manevi şahsiyeti ve iman kurtarma hizmetinin bu zamanda ne kadar lüzumlu olduğu üzerine kurulu dersimiz bittiğinde, herkesin yüzü gülüyor ve tasdik ediyorlardı.

Ertesi gün mevlit programı icra edilirken, biz dışarıda kermesle birlikte kitaplarımızı imzalıyorduk. Doksan adet kitap kısa zamanda tükenmişti. Bu faaliyet mevlit programına bir renk katmıştı.

Büyük emekler sarf ederek Zübeyir Gündüzalp Kolejinin kurulmasını sağlayan Haydar kardeşim, son zamanlarında ciddi bir hastalığı olduğunu söylemiş ve dua talebinde bulunmuştu. Duamız onunla birlikteydi. Epey bir zaman tedavisi için çabaladı. Ancak, Allah’ın takdir ettiğinden fazla yaşamak mümkün olmazdı. 24 Aralık 2019 Salı günü gelen bir haberle vefat ettiğini öğrendim. Kalbimin tâ derinliklerinde bir hüzün hissettim. Fatihalar okudum.

Hazret-i Ali (r.a.) Efendimiz “İnsan bu dünyaya geldiğinde ağlayarak doğar. Öyle bir hayat yaşa ki, etrafındaki herkes ağlarken, sen kabre gülerek gir.”demiş. Haydar kardeşimin kabre gülerek gidenlerden olduğuna inanıyorum. Güle güle kahraman kardeşim, güle güle. Kabrin pürnur, makamın Cennet olsun. Bizden Resülullah’a (asm) ve Üstadımız Bediüzzaman’a selam götür. İnşaallah ebedi saadet diyarında hep birlikte oluruz.

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları

Views: 3