İnsan, yaratılışı itibariyle yüzü dünyaya dönük ve çok karmaşık yapıya sahip ilginç bir varlıktır. Semavi dinler, insanın dünyaya dönük yüzünü dünyadan âhirete çeviren ve hem dünya hem de âhiret saadetini temin eden kudsî mesajlardır. Yüz yirmi dört binden fazla gönderilen peygamberler de, içinden çıktıkları ümmetlerin ve kavimlerin maddi ve manevi rehberleri, imamları ve önderleridir.
Son peygamber olan Hazret-i Muhammed (asm) yalnız bir kavme değil, bütün insanlığa yol gösterici olarak gönderilmiştir. Kur’an-ı Kerim lisanıyla dünya ve âhiretin hakikatlerini izah ediyor ve mutlu olmanın ve ebedi saadeti elde etmenin yolunu tarif ediyor. Onun getirdiği İslâm dininin kurallarına itaat etmek, her iki cihanın saadetini temin etmeye vesile olduğu tarihin tasdikindedir. Âhirzamanın tehlikelerinden ümmetini sakındıran Sevgili Peygamberimiz (asm), o zamanın fitnelerinden ve o fitneleri ateşleyen dehşetli şahısların şerlerinden, sürekli Allah’a sığınmamızı emrediyor.
Dinde reform, Rönesans, aydınlanma ve sanayi toplumunu da geride bırakarak bilgi toplumuna geçen Batı medeniyeti, semâvi dinlere sırtını döndüğü ve dinden nasibi olmayan felsefeyi esas aldığı için, fenalıkları iyiliklerine üstün gelmiş ve insanlığı sefih ve ahlâksız yapmıştır. Hayatın bütün gayesini, insanın nefis ve şehvet arzularını tatmin etmek olarak göstermiştir. Ölüm ötesini de hayal ve masal olarak telkin ettiği için, fıtratında ebedi yaşamak hissi bulunan insanları hayal kırıklığına uğratmış ve mutsuz etmiştir. Maddi anlamda her şeyi olan ve çeşitli sigortalarla hayatı garanti altına alınan Batılı toplumların mutsuz olması buna delildir. (Devamı yarın)
asyanur.info samicebeci.net (YouTube-Sami Cebeci videoları) (YouTube-Sami Cebeci ile her akşam canlı Risale-i Nur dersleri)
Views: 0