Cenab-ı Hakkın sayısız nimetlerine mazhar olduğumuz açık bir gerçektir. Ancak çoğu zaman o nimetlerin farkında bile olmuyoruz.
Bir nimetin genel olması, o nimetin basit ve ucuz olmasını gerektirmez. Meselâ, göz nimetinin herkeste ve bütün hayvanlarda bulunması, gözün kıymetini düşürmez. Sen, geçici veya tamamen görme özelliğini kaybet de, göz ve görme nimetinin ne kadar paha biçilmez bir nimet olduğunu o zaman daha iyi anlarsın.
Keza; su nimeti de öyledir. Su hayattır. Belediye tarafından sular geçici olarak bir kaç gün kesildiğinde, adeta dünyamız kararıyor ve yüksek sesle itirazlar başlıyor. Ama sürekli aktığında hiç kimse onun nimet olduğunu düşünmüyor bile.
Keza; hava nimeti de başlı başına çok büyük bir nimettir. Fakat her yerde bulunduğundan, onun nimet olduğu aklımızın ucundan bile geçmiyor. Hatta, bazı malların fiyatını ifade için “Havadan, sudan ucuz.” tabiri kullanılır. Teneffüs ettiğimiz hava için Allah’a şükretmek ise, fazlalıktan sayılır.
Başlıkta ifade ettiğimiz cümle bir doktora aittir. Korona hastalığına yakalanan bu doktorumuz, kırk dokuz gün entübe olarak yatağa bağlı kalır. Tedavi olduktan sonra ilk kullandığı cümle bu olur: “Nefes alma açlığımı doyuramıyorum.” Daha önce nefes almanın ne büyük bir nimet olduğunu düşünmeyen bu doktor, o nimeti kaybettikten sonra hakkıyla anlıyor. Evet, nefes almak çok büyük bir nimettir. Çünkü, alamazsak ölürüz. Aldığımız nefesi veremesek yine ölürüz. Teneffüs etmek için her an havaya muhtacız.
İtalya’da doksan üç yaşında bir adam korona hastalığına yakalanmış. Bir hayli tedavi olup taburcu olurken ağladığını gören yetkililer “Fatura yüksek olduğu için mi ağlıyorsun?” diye sorduklarında “Hayır. Ben bunun bir kaç katını ödeyebilecek durumdayım. Doksan üç senedir ben bu havayı teneffüs ediyorum, fakat beni yaratan ve bu havayı veren Allah’a hiç teşekkür etmedim ona ağlıyorum.” demiş. İnsanoğlunun ne kadar nankör olduğuna âdeta tercüman olmuş. Zaten Cenab-ı Hak, ayetler lisanıyla “Muhakkak insan çok zalim ve çok nankördür.” ferman ediyor.
Evet, ayetlerin beyan ettiği gibi, insan Allah’ın verdiği nimetleri saymaya kalksa, saymakla bitiremez. Bu sayısız nimetleri verene karşı teşekkür ise, en başta beş vakit namaz olarak, Allah’ın emir ve yasaklarına itaat etmektir. Yoksa hayat anlamını kaybeder.
asyanur.info samicebeci.net (YouTube-Sami Cebeci videoları) (YouTube-Sami Cebeci ile canlı Risale-i Nur dersleri)