Tefekkür

İBRET NAZARIYLA İNCİR VE ZEYTİN- 1

“Yemin olsun incire ve zeytine.”  (Tin Suresi: 1)

Kâinatı muntazam bir kitap ve yeryüzünü de o kitaptan bir sahife ve o sahifede dört yüz bin çeşit bitki ve hayvan türlerini yaratan Yüce Kudret, o varlıkların bir kısmı üzerine yemin ederek, nazar-ı dikkati onlara ibretle bakmaya dâvet ediyor. Kur’an-ı Kerim’de geçen her bir yeminin kendine has hikmetleri vardır.

Kur’an- ı Kerim’in doksan beşinci suresi olan Tin Suresi, incir anlamına gelmektedir. İncire, zeytine, Sina Dağına, Mekke ile Medine üzerine yemin eden Cenab-ı Hak, insanı en güzel bir surette yarattığını, sonra o insanın aşağıların tâ aşağısına indiğini, iman eden ve salih amel işleyenlerin bundan hariç olduğunu ve onlar için sınırsız mükâfatların hazırlandığını haber vermektedir.

Nimetler içinde incire dikkat çekilmesi gerçekten çok enteresandır. Zira, toplu iğne başı küçüklüğünde olan bir incir çekirdeğinde, dağ gibi bir ağacın programını yazıp saklamak ve göze görünmeyen o programı kudretiyle açığa çıkarıp, ondan muhteşem bir ağaç yaratmak, ancak Allah’a mahsus bir kudret harikasıdır. İncir çekirdeği Bediüzzaman Hazretlerinin de çok dikkatini çekmiş olmalı ki “En büyük bir ağacın ruh programını bir nokta gibi en küçük bir çekirdekte derc edip, muhafaza eden Zât- ı Hakîm-i Hafiz, vefat edenlerin ruhlarını nasıl muhafaza eder denilir mi?” (Sözler s. 138) diye sorar. Hem incir, diğer meyvelere kıyasla kurutularak devam etmesi, tansiyon başta olarak kolestrole kadar  bir çok hastalıkların tedavisinde vazife görmesi gibi özellikleriyle, üzerine yemin edilecek bir hususiyet kazanmış. İncir ve çekirdeğine bir de bu gözle bakmak gerekmez mi?

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları)  (YouTube-Sami Cebeci ile canlı Risale-i Nur dersleri)

 

 

Reklam

Yorum Yap