(Dünden devam)
Hazret-i Muhammed (asm) fıtraten en yüksek bir ahlâk üzerinde yaratılmıştı. Her türlü aşırılığa karşıydı. İfrat ve tefritten uzak durur, daima orta yolu tercih ederdi. Onun bu özeliği çok iyi bilindiğinden, bir kısım uygulamaları şöyle tespit edilmiştir: “Boş şeylerle uğraşmazdı. Çok konuşmazdı. Daima düşünceliydi. Kötü söz söylemezdi. Kimseyle çekişmezdi. Her zaman ağırbaşlıydı. Dünya işleri için kızmazdı. Kimsenin şahsi kusurlarını araştırmazdı. Affediciliği tabii idi ve intikam almazdı. Hoşlanmadığı bir şey hakkında susardı.”
“Yemek seçmez, önüne konulan ne olsa yerdi. Gerçeğe aykırı övgüyü kabul etmezdi. Sade kıyafet giyer, gösterişten hoşlanmazdı. Sıkıntılı hallerinde kabalaşmaz ve bağırmazdı. Kimseye hakkında hayırlı olmayan sözü söylemezdi. Kelimeleri parıldayan inci gibi tatlı ve berraktı. Yanında en son konuşanı, ilk önce konuşan gibi dikkatle dinlerdi. Fakirler gibi yerdi, öyle ki onlardan ayırt edilmezdi. Sıradan biri değildi ama sıradan insanlar gibi yaşardı. Hiç kimseyi ne yüzüne karşı ne de arkasından kınamaz ve ayıplamazdı.”
“Bir toplulukta bulunduğu zaman bir şeye gülerlerse, O da güler, bir şeye hayret ederlerse O da onlara uyarak hayret ederdi. Konuşurken yüzünü başka tarafa çevirmez, bulunduğu mecliste ayrı bir yere oturmazdı. Yürürken beraberindekilerin gerisinde yürür, ayaklarını canlıca kaldırır, adımlarını geniş atar, yüksek bir yerden iner gibi öne doğru eğilir, vakar ve sükunetle yürürdü.”
“Sabahları evden çıkarken şöyle dua ederdi: Allah’ım! Yoldan sapmaktan ve saptırılmaktan, kanmaktan ve kandırılmaktan, haksızlık etmekten ve haksızlığa uğramaktan, saygısızlık etmekten ve saygısızlık edilmekten Sana sığınırım.”
İnsanlar âdâb-ı muaşereti yani görgü kurallarını ondan öğrendi. Hazret-i Muhammed’in öğrettiği terbiye yerine, medeniyet terbiyesini tercih edenlerin kulakları çınlasın! Onun getirdiği edep ve terbiye dışında gerçek bir edep olur mu? İşte, Batı toplumlarında verilen terbiyenin getirdiği sonuçlar orta yerde duruyor. İçi kurtlanmış bir ağaç gibi. Dışı süs ama içi pis. Ahlâk anlayışı yerlerde sürünüyor. Aile anlayışı çökmüş. Namus meselesi diye hiç bir şey kalmamış.
Hazret-i Muhammed’in (asm) Sünnet-i Seniyesini ihya hareketi olan Risale-i Nur hizmeti, Hazret-i Peygamberin (asm) ahlâkını ve terbiye-i Muhammediyeyi (asm) kazandırıyor. Hayata anlam ve istikamet getiriyor. Sosyal hayatın huzur ve güven taşları olan hürmet, merhamet, emniyet, haram ve helâli bilip haramdan kaçınmak ve serseriliği bırakıp itaat etmek prensiplerini tesis ediyor. Allah’ın rızası ve âhiret sevabı şuuru veriyor. Nur Talebelerinin hayat anlayışları ve Terbiye-i Muhammediye (asm) dairesindeki yaşadıkları yüksek ahlâkları, anlatılan hakikatlere en güzel ve parlak şahitlerdir, elhamdülillah.
asyanur.info samicebeci.net (YouTube-Sami Cebeci videoları) (YouTube-Sami Cebeci ile her akşam canlı Risale-i Nur dersleri)
Views: 0