İnsanların hangisinin ameli daha güzel olacak diye denemek için hazırlanan bu dünya misafirhanesinde, Sahabe-i Kiram dahi bu imtihanların dışında kalmamış hatta daha şiddetli imtihanlara maruz kalmışlar. Cemel ve Sıffın dahili muharebeleri bunun sadece iki örneğidir.
Böyle fitne zamanlarının da geleceğini çok önceden haber veren Sevgili Peygamberimiz (asm), “Fitne zamanında oturan ayakta durandan, ayakta duran yürüyenden, yürüyen fitneye karşı koşarak gidenden daha hayırlıdır.”buyurmuştur.
Hz. Ali (r.a.) ile Hz. Zübeyir bin Avvam (r.a.) kan kardeşi olarak birbirlerini çok sevdikleri bir zamanda Hz. Peygamber (asm) “Bu sana karşı harbedecek fakat haksızdır.”demiş. Bu hadiseden 25 sene sonra gerçekleşen Cemel Savaşında, Ayşe Validemiz ve Hz. Talha ile birlikte, Hz.Ali (r.a.)ile savaşan Hz. Zübeyir bin Avvam’a bir şekilde bu hadisi ulaştırıp hatırlatılınca, o hakperest ve insaflı sahabe, harp meydanını terk edip evinde oturmayı tercih etmiştir. İşte onlar böyleydi. Her zaman hakkın hatırını nefsin ve enaniyetin hatırının çok üstünde tutuyorlardı. Cenab-ı Hak bunlardan ders almayı ve hayatımızda uygulamayı cümlemize nasip etsin, amin.
