(Dünden devam)
Bahsi geçen dehşetli bir tablo içinde, yeni yetişen nesillerin dini ve mazisi ile olan bağlarını yeniden inşa etmeyi ve mensubu olduğu dinî değerleri topluma yaşatmayı gaye edinen Bediüzzaman Hazretleri, altı bin sayfayı aşan ve Risale-i Nur adını verdiği Kur’an tefsirleriyle irşat ve tenvir eksenli bir hizmeti başlattı.
Fakat, devrin idarecileri tarafından sürgünlere ve hapishanelere gönderilip akıl ve hayale gelmedik eza, cefa ve zehirlenmelere mâruz kaldı. Ona reva görülen işkence ve eziyetler herkesin tahammül edebileceği bir durum değildi. Ama O, bütün bu yapılan kötü muamelelere itibar etmiyor ve şöyle haykırıyordu: “Ey üç yüz seneden sonra (1300 Hicri tarihinden sonraki) yüksek asrın arkasında gizlenmiş ve Sâkitâne (suskun bir halde) Nur’un sözünü dinleyen ve bir nazar-ı hafi-i gaybi ile (görünmez bir gözle) bizi temaşa eden Said’ler, Hamza’lar, Ömer’ler, Osman’lar, Tahir’ler, Yusuf’lar, Ahmet’ler vesâireler!.. Sizlere hitap ediyorum. Başlarınızı kaldırınız “Sadakte” deyiniz. Ve böyle demek sizlere borç olsun. Şu muasırlarım, varsın beni dinlemesinler. Tarih denilen mazi derelerinden sizin yüksek istikbalinize uzanan telsiz telgrafla sizin ile konuşuyorum. Ne yapayım, acele ettim, kışta geldim; sizler cennetâsâ (cennet gibi) bir baharda geleceksiniz. Şimdi ekilen Nur tohumları, zemininizde çiçek açacaktır.” (Münâzarât s. 55)
Bir zamanlar iki hafta içinde ziyaret ettiğimiz Çankırı, Bolvadin, Bolu ve Kayseri’de gördüğümüz iman hizmetindeki gelişmeler ve genç nesillerdeki faaliyetlerin çokluğu, cennet gibi manevi baharların içinde olduğumuzun habercisi ve delilleriydi, elhamdülillah. Bu tarzdaki çalışmaların her tarafa örnek olmasını diliyor ve nice insanların ve özellikle genç nesillerin imanlarının kurtulmasına vesile olmasını Cenab-ı Haktan niyaz ediyoruz.
asyanur.info samicebeci.net (YouTube-Sami Cebeci videoları) (YouTube-Sami Cebeci ile her akşam canlı Risale-i Nur dersleri)
Views: 43