Yurt Dışı Seyahat Notları

UMRE GÜNLÜĞÜ- 2 (NOSTALJİ YAZILARI- 70)

Şirketin yaptığı program gereği dördüncü gün Pazardı ve Arafat, Müzdelife ve Mina ziyaretleri vardı. Mekke’nin bir hayli uzağında olduğu için bazı arkadaşlar olarak ihramlı gittik. İhram namazını Cebel-i Rahme’de kılarak telbiyeler getirip niyet ederek bir umre daha yaptık.

On sekiz sene önce gördüğümüz Arafat ve civarındaki ağaçlar büyümüş ve gölgelik yapacak hale gelmişti. Otobüsle Müzdelife ve Mina istikametine giderken, Suud hükümetinin, Arafat ve Mina arasında döşenen raylı sistem inşaatı için hummalı bir faaliyet halinde olduklarını gördük. Bu sistem, hacıları oldukça rahatlatacaktır. Dönüşte tavaf ve sa’ydan sonra traş olup ihramdan çıktık. Çok genç yaşta bu fâni âlemden bâki âlemlere göç eden rahmetli babam için bu umre, ruhumda derin mutluluklara vesile oldu.

Pazartesi günü beşinci günümüzdü. Programda Nur Dağına çıkmak ve Hira mağarasını ziyaret vardı. Yaşlı olan bayanlara zor olduğunu söyledim ise de illa gelmek istediler. 480 metre yüksekliğindeki dağa tırmanış gerçekten zor olmuştu. Zira, çok dik bir tırmanma zemini vardı. Zirveye çıktığımızda bacaklarımızın dermanı kesilmişti. Biraz aşağıda kalan Hira mağarasına inip, kayaların arasından ulaşmak ayrı bir sıkıntı olduğu gibi, Hacer-ül Esved’i öpmek için yaşanan itiş kakış ve izdiham burada da vardı. Bütün zorluklarına rağmen mağaraya girdik. İki büyük kayanın altında bir kişinin namaz kılabileceği kadar küçük bir mekândı. Türkiye’de  bildiğimiz ve gördüğümüz mağaralara benzemiyordu. Bir de namaz kılmak isteyenlerin ısrarı ayrı bir sıkıntı sebebiydi. Çıkması gibi inmesi de ayrı zahmeti olan Hira mağarası ziyareti, başka olaylar yüzünden bir hayli maceralı oldu. Salı günümüz, bol bol tavaf yapmakla geçti.

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları)

Reklam

Yorum Yap