Kur’an-ı Kerim’in bu çağa hitap eden son dersi olan Nur Risaleleriyle, zındıka cereyanının ve dinsizliğin belini kıran, imanın altı rüknünü aklen ve ilmen iki kere iki dört kat’iyetinde ispat ve izah eden Bediüzzaman Hazretleri ve umum Nur Talebeleri; başta İstanbul olmak üzere, Türkiye’de ve dünya çapında hizmetlere vesile olmaktadır.
Milyonlarca insanın imanlarının kurtulması ve kuvvetlenmesi, yurt dışında ise nice insanın İslâm dini ile tanıştırılarak, Müslümanlığı seçmesine vesile olunması öyle bir hadisedir ki, dünyanın en büyük meseleleri bu hadise karşısında çok basit kalır. Çünkü, dünya meseleleri burada kalır, iman kurtarma hizmetleri ise, her mümine en az dünya büyüklüğünde ebedi bir cenneti kazandırır. Manevi fetihlerin neticesi budur.
Hafız Ali Ağabeyin mektubunda ifade ettiği, Sevgili Peygamberimizin (asm) hadis-i şerifinde de beyan ettiği “Manevi fütühat (fetihler) yapmak ve zulümatı (karanlıkları) dağıtmak zaman ve zemin hemen hemen gelmesi” fıkrasına Bediüzzaman “Bütün ruh-u canımızla rahmet-i İlâhiyeden niyaz ediyoruz, temenni ediyoruz. Fakat biz Risale-i Nur Şakirtleri ise, vazifemiz hizmettir, vazife-i İlâhiyeye karışmamak ve hizmetimizi onun vazifesine bina etmekle, bir nevi tecrübe yapmamak olmakla beraber, kemiyete (sayı çokluğuna) değil, keyfiyete (kaliteye) bakmak; hem çoktan beri sukut-u ahlâka (ahlâksızlığa) ve hayat-ı dünyeviyeyi her cihetle hayat-ı uhreviyeye tercih etmeye sevk eden dehşetli esbap (sebepler) altında Risale-i Nur’un şimdiye kadar fütuhatı ve zındıkların ve dalâletlerin savletlerini (istilâsını) kırması ve yüz binler biçarelerin imanlarını kurtarması ve her biri yüze ve bine mukabil yüzer ve binler hakiki müminleri yetiştirmesi, Muhbir-i Sâdıkın (asm) ihbarını aynen tasdik etmiş ve vukuat ile ispat etmiş ve ediyor; inşaallah daha da edecek. Ve öyle kökleşmiş ki, inşallah hiç bir kuvvet Anadolu’nun sinesinden onu çıkaramaz.” (Kastamonu Lâhikası s. 141) müjdesini vermektedir.
Bahsi geçen manevi fetihlere, sair ehl-i hizmet cemaatleriyle birlikte, özellikle Risale-i Nur dâvâsına gönül vermiş ve hayatlarını adamış bütün Risale-i Nur grupları mazhardır. Zaten böylesine ağır bir yük ancak birlikte taşınabilir. Hiç bir grup kendisini dev aynasında görmemelidir. İman hizmeti inhisar altına alınamaz. Tevazu ve tesanüt bu hizmetin temel taşıdır. Maksatta ittifak etmek vazgeçilmez bir esastır. Kibirli davrananlar önce kendilerine zarar verirler. İhlâs ise, her şeyin ana direği ve ruhudur.
asyanur.info samicebeci.net (YouTube-Sami Cebeci videoları) (YouTube-Sami Cebeci ile canlı Risale-i Nur dersleri)
Views: 0