Cenab-ı Hakkın yarattığı bütün varlıklar mucize özelliği gösterdiği gibi, kuşlar Alemi de kendine has mucizelere mazhardır. Kuşların solunum sistemleri, karada yaşayan canlılardan farklıdır.

Kuşlar uçarken çok fazla enerji sarf ettiklerinden bol oksijene ihtiyaçları olur. Akciğerlere giren hava, tekrar aynı yoldan geri çıkmaz ve diğer bir kanaldan çıkar gider. Bu suretle oksijen ihtiyaçlarını tam karşılamış olur. Bu sistem kuşlara özel bir tasarımdır. Vücut ısıları 39 ile 43 derece arasında değişir ve sabittir. Başka canlılar için ölüm sebebi olan bu durum, kuşlara göre hayatta kalma sebebidir. Bol ve sık tüylerle kaplı olan dış vücut ıslanmayı engellerken, içteki tüyler ise, vücut ısısını korumayı temin eder.

Bir insan kalbi ortalama 78-80 defa atarken, bir serçe kuşunun kalbi 450, bir arı kuşunun kalbinin 615 defa çarptığı hesaplanmıştır. Elbette saniyede elli defa kanat çırpan arı kuşu kalbinin o kadar hızlı atması gerekmektedir. Her kuşun kalbi de ona göre dizayn edilmiştir. İki kulakçık ve iki karıncıktan meydana gelen kuşların kalbi, onlara ömür boyu hizmet etmektedir.

Göçmen kuşların hali ise, insanı hayretler içinde bırakan bir özelliktedir. Doğduğu memleketlerden kalkıp, ilk defa göç edeceği ülkelere hiç şaşırmadan ve tam vaktinde giden bu kuşlar, kat edeceği uzun mesafeler için vücutlarında yağ depo ederler. Meselâ; Alaska’dan kalkan altın yağmur kuşlarının önünde , Havai Adalarına kadar, dört bin kilometre gibi çok uzun bir mesafe vardır. Atlas Okyanusunu geçmek zorundadır. Dinlenmek için arada kara parçası da yoktur. Hiç durmadan 88 gün sürecek bir yolculuk için, vücudunda yetmiş gram yağ depolar. Bu onlar için yakıt demektir. Halbuki, bu mesafe için 82 gram yağa ihtiyaçları vardır. Adalara varmadan okyanusa dökülmeleri gerekir. Fakat böyle bir durum hiç olmaz. V şeklinde ve sıra ile yer değiştirerek devam eden bı yolculukta en az enerji sarf edildiğinden, hedefe ulaştıklarında vücutlarında beş altı gram yağ fazlası kalmıştır.

Bu göçmen kuşlar gedeceği mesafeyi, lâzım olan yağ miktarını ve rotasını hiç şaşırmadan yönünü tayin etmeyi nereden öğrenmiş ve kim öğretmiş? Bu harika vücut tasarımları, gaga ve kanat şekilleri, hayatına lâzım olan her şeyin bilinmesi, hangi tabiat ve tesadüfle izah edilebilir? Bütün bunlar, Rahman olan Allah’ın varlık ve birliğinin hüccet ve alâmetleri değil mi? Her şey Allah’ın sonsuz ilim, irade ve kudretine delil ve şahit olmaz mı? Bu harikulâde olan mucize yaratılışları görmeyenlerin ya aklı yok ya da kalbi bozuk  olduğu açık bir gerçek olmaz mı?

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları)  (YouTube-Sami Cebeci ile canlı Risale-i Nur dersleri)

Views: 0