İnsanların en hayırlısı olan Müslümanlar ve Müslümanların içinde de en hayırlısı olan Hazret-i Muhammed (asm), en mutedil ve en müstakim bir fıtratta yaratılmıştı. Cenab-ı Hak onu en güzel bir tarzda terbiye etmiş ve bütün insanlığa en güzel bir örnek ve rehber tayin etmişti.

Allah’ın Kur’an-ı Kerim’de methettiği güzel ahlâkları en zirve noktada kendinde ihsan-ı İlâhi olarak toplayan o kudsî zat (asm), hilm sıfatında da erişilmez bir mertebedeydi. Hilm sıfatı; yumuşak huyluluk, her türlü eza ve cefaya sabır, çirkin ve kaba hareketlerle karşılaşıldığında  onlara tahammül göstermektir. Hayatı boyunca bu türlü hareketlere sabır ve tahammül gösteren Sevgili Peygamberimizin (asm) hayatı ilginç örneklerle doludur.

Yahudi bilginlerinden birisi, Peygamber Efendimizin (asm) hilmini ve sabrını ölçmek istemişti. Fakirlerin ihtiyacını gidermek üzere o Yahudi’den de otuz dinar alan Sevgili Peygamberimize (asm) bir gün öncesinden geldi ve alacağını istedi. Maksadı onu öfkelendirmek ve sabrını ölçmekti. “Muhammed! Hâlâ borcunu ödemeyecek misin? Zaten sizin sülâleniz borç ödemekte hep böyle yapar.” dedi. O sırada Hazret-i Ömer de (r.a.) oradaydı. Hazret-i Ömer (r.a.) Zeyd adındaki Yahudi’ye bir hayli kızdı ve onu azarladı. Sevgili Peygamberimiz (asm) kendisi kızmadığı gibi, Hazret-i Ömer’i (r.a.) yatıştırarak “Sakin ol ya Ömer! Bana borcumu güzelce ödememi, ona da alacağını güzelce istemesini tavsiye etmelisin.” dedi. Sonra, Yahudi’ye döndü ve “Borcumun günü yarın. Yarın gel ve Ömer sana beğendiğin bahçeden alacağın kadar hurma versin, hem daha fazlasını versin.” buyurdu. Ertesi gün alacağını alan ve Resülullah’ın (asm) hilmini ve sabrını ölçen Yahudi, Kelime-i Şehadet getirerek Müslüman oldu.

Çölde yaşayan ve yeni Müslüman olan bir adam, peygamber Efendimizin erzak dağıttığını duyunca iki devesiyle geldi ve Peygamberimizin (asm) hırkasından tutup hızla kendine çekti. Hırkasının sert yakasıyla boynu çizilen Peygamber Efendimize (asm) “Devemin birine buğday, diğerine de arpa yükle. Verdiğini de kendi malın değil, devlet malı olduğunu unutma!” dedi. Peygambere nasıl muamele edileceğini bilmeyen bu kaba saba bedevi adama Allah Resulü (asm) döndü ve “Boynumu çizdin ve incittin. Aynısını da ben sana yapmalıyım.” dedi. Bedevi adam “Hayır, buna izin veremem.” diye karşılık verdi. Sevgili Peygamberimiz (asm) tebessüm ederek “İstediğini kendisine verin.” emretti. Böyle kaba saba ve çirkin davranışları da hoşgörü ile karşılar ve sabırla karşılık verirdi.

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları)  (YouTube-Sami Cebeci ile canlı Risale-i Nur dersi)