Hayatımda ilk defa Kars vilayetine gidiyordum. Görmediğim dört beş vilayetten birisi de Kars idi. Heyecanlı bir duygu içindeydim. Beş ay önce yeni bir dershane açılmıştı. Uçakta, iki tarafımdaki yol arkadaşlarımla sohbet edip kitap hediye ederek yolculuğumuzu değerlendirdik.
Kars hava alanına indiğimizde, değerli kardeşim Harun karşıladı. Doğrudan sür’atle dershaneye gidip akşam namazını kıldık. Geniş dershanede yedi üniversiteli genç kalıyordu. Her birisi gayretli ve sâdık dâvâ adamları idi. İbrahim, İlhan, Hüseyin, Cebbar, Ercan, Fırat ve Murat gibi dışarıdan gelen diğer gençlerle birlikte, Kars gençlik hizmetleri istikbal vaad ediyordu.
Cuma akşamıydı. Kendi kendime her halde on on beş kişiyle ders yaparız diye düşünüyordum. Çünkü, burada hizmetimizin mazisi çok yeniydi. Geniş salon otuz kişi ile şenlenince daha bir neşelenmiştim. Yeni arkadaşlar da katılmıştı. Soru ve cevap bölümüyle dört saati aşan ders ve sohbet esnasında, gözünü kırpmadan dinleyen bu serhat şehri kahramanlarının ilgisi dikkatimi çekti. Bir kaç gayretli arkadaşımızın tam İhlâs ve kardeşlik düsturlarını yaşayarak gerçekleştirdikleri beş altı aylık hizmet temposu, Kars ilindeki hizmetlerin kısa zamanda katlayarak büyüyeceğini gösteriyordu.
Cumartesi günü sabahtan öğleye kadar Kars ilini dolaştık. Mazeretinden dolayı akşam dersine katılamayan Himmet Ağabey de bize katıldı. Risale-i Nur ve cemaati uzun yıllar kaldığı Fransa’da tanıyan Himmet Biricik Ağabey, Bediüzzaman olmadan yapılan bir Nurculuğa gönlü razı olmuyor ve Risale-i Nur mesleğinin orijinalliğini koruyarak gelecek nesillere devretmeyi kendine bir vazife olarak kabul eden bizim hizmetlerimize, maddi ve manevi kol kanat geriyordu. İlerlemiş yaşına rağmen, Nur hizmeti için şevk ve himmet doluydu.
Harun, Recep ve Rasim kardeşlerin de dahil olduğu grupla önce, rahmetli Adnan Menderes’in yaptırdığı Merkez Camiine gittik. Muhteşem bir camiydi. Sonra, kiliseden çevrilmiş Fethiye Camiine geçtik. Ortodoks Ermenilere ait bir kilise olarak yapılan bu cami de çok güzeldi. Oradan, Kars ilinin manevi dayanak noktalarından birisi olan, Horasan Alperenlerinden Hasan Harakâni Hazretlerinin türbesinin bulunduğu camiye gittik. Hem cami hem türbe olan bu mekân, Hacer-ül Esved gibi, mis gibi kokuyordu. Manevi ve uhrevi bir hâl, namaz esnasında da hissediliyordu.
Namaz sonrasında, Erzurum’dan derse gelen gençlerle birlikte Erzurum’a hareket ettik. Bu vesileyle, serhat şehri olan Kars vilayetindeki iman ve Kur’an fedailerine ve Nur kahramanlarına, Cenab-ı Haktan özel yardımını ihsan etmesini niyaz ediyoruz. Allah, hepsinden ebediyen razı olsun ve sayılarını arttırsın, amin. (Devamı yarın)
asyanur.info samicebeci.net (YouTube-Sami Cebeci videoları) (YouTube-Sami Cebeci ile canlı Risale-i Nur dersleri)
Views: 0