(Dünden devam)

Dünya hayatının ne kadar fâni ve geçici olduğunu, veciz bir şekilde bir sahabesinin şahsında ümmetine ders veren Sevgili Peygamberimiz (asm) “Ya Eba Zer! Bu dünya hayatında iken bir yolcu gibi yaşa. Yol esnasında bir ağacın gölgesinde biraz oturup, sonra kalkıp gidecek olan bir şahıs o gölgeliğe bir kıymet verir mi? İşte bu dünya öyle bir gölgelik gibidir.” buyurmuştur.

Bu hadis-i şerifin anlamı, elbette dünyayı bütünüyle terk etmek değildir. Eğer öyle olsaydı, Sahabeler ve sonra gelen Müslümanlar hiç ölmeyecekmiş gibi dünyayı kazanmaya çalışmazlardı. Buradan anlaşılıyor ki, dünya muhabbetini kalben terk edip, onun muhabbetini Allah’ın Samed isminin aynası olan kalbin içine sokmamak ve dünya hayatındayken, her an âhiret âlemine geçebilecek bir yolcu olduğumuzu hiç bir zaman unutmamaktır.

İnsanoğluna verilen saysız istidat ve kabiliyetler ve ömür sermayesi, ebedi ve daimi bir saadeti kazanmak için verilmiştir. Onu kazanmanın yolu, burada yapacağımız manevi ticaretle doğru orantılıdır ve dünya hayatını âhiretin tarlası olarak bilip çalışmaktır. Özellikle, şuhur-u selâse denilen üç aylar bu manevi ticaretin tam zamanıdır. Çünkü, o aylarda yapılan ibadetlerin sevabı binlere, on binlere çıkmakta, hatta Kadir Gecesinde otuz bin kat sevap verilmektedir.

Evet, âhiret yolcusu olan her insana sayısız imkânlar ihsan eden Cenab-ı Hakkın bu ikramlarına, iman, ibadet ve emirlerine itaat ile karşılık verilirse, elbette mahlûkatın en şereflisi olma özelliği korunmuş olur. Allah, hepimize öyle olmayı nasip etsin, amin.

Allah’a giden yoldur ölüm./ Bunda bir şüphe mi var?

İnkâr edenedir sözüm./ Mânâ içinde mânâ var.

Anne karnında her azası tam çocuğun./ Orada onlara ihtiyacı mı var?

Dünya hanındaki yolculuğun./ Hikmet içinde hikmetleri var.

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları) (YouTube-Sami Cebeci ile her akşam canlı Risale-i Nur dersleri)

Views: 0