Hristiyanlık âlemi büyük deccal komünizm ile tahrip edildiği gibi, İslâm dini de Süfyan eliyle büyük yaralar aldı. Ancak, her zorluk yanında bir kolaylığı yaratan Cenab-ı Hak, menfi ve karanlık temeller üzerine inşa edilen Allah’ı ve peygamberi inkâr cereyanlarına karşı; Kur’an’a dayanan parlak bir nuru onların karşısına çıkardı. Bu nur karşısında her iki cereyan, güneş görmüş kardan adam gibi erimeye başladı. Allah’ı inkâr fikrine karşı mağlûp düşen Müslümanlar ve Hristiyanlar böylece rahat bir nefes aldı.

Telif ettiği Kur’an tefsirlerinde bu hakikate işaret eden bediüzzaman Hazretleri : “Koskoca Çin’i, yarı Avrupa’yı ve Balkanları istilâ eden bir komünist kuvvetini, bu vatanı istilâsından geri durduran, ne siyasi dehâlar ve ne de askeri kuvvetler değildir. Ancak onu durduran yegâne kuvvet, hakaik-ı imaniye ve Kur’an’iye dersleridir.”diyerek, Nur Risalelerinin icra ettiği büyük fonksiyona dikkatleri çekmiştir.

Allah’ı inkâr cereyanına karşı mağlûp düşen Hristiyan dünyasında, Risale-i Nurların ifa ettiği müspet neticeler, “Âhirzamanda Hazret-i İsa (asm) yeryüzüne inecek ve şeriatımla amel edecek.” “Hazret-i İsa (as) gelir, namazda Mehdi’ye iktida eder.” tarzında beyan olunan hadis-i şerifler, Hristiyanlığın tâbi, İslâm’ın metbu makamında kalarak ittifak edeceğini ve bu ittifak neticesinde her iki din büyük bir kuvvet kazanarak, müşterek düşmanları olan dinsizliğe  ve Allah’ı  inkâr cereyanına karşı darbe vurup manen öldüreceğini Bediüzzaman ifade etmiştir.

Evet, manen İslâm’a inkılap ederek hurafelerden sıyrılan ve Müslümanlar ile ittifak ederek büyük bir güç kazanan Hristiyanlık dini ve her iki semavi dinin mensuplarının ortak gayretleri ve faaliyetleri sonucunda, 21. asır, Kur’an’ın hükmettiği bir Nur asrı olacaktır, inşaallah. Son kırk sene içinde meydana gelen gelişmeler ve Koronavirüs ile ortaya çıkan din ve imana yakınlaşmalar, bahsi geçen hakikati doğrulamaktadır.

Şayet, dünyanın yüz küsur senelik bir ömrü kalmışsa, geçmiş asırların bütün karanlıklarına ve talihsizliklerine bedel, parlak bir nur bütün dünyayı dolduracak ve genel bir dünya barışı dairesinde bir saadet-i beşeriyeyi bütün insanlık görecek ve tadacaktır.

Ondan sonrası ise, bütün semavi dinlerin haber verdiği ve üstünde ittifak ettiği kıyamet gerçeğidir. Kıyametle kâinat ölecek fakat âhiret suretinde tekrar yaratılarak ebediyet kazanacaktır.

Kıyamet öncesi hakkın bâtıla galip gelmesi, âhirette inkârın, zulmün ve bâtılın ebediyen mağlûbiyetiyle sonuçlanacaktır.

asyanur.info  samcebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları)