İnsan vücudunun hayatiyetini devam ettirebilmesi için en lüzumlu madde olan kan, Allah’tan başka kimsenin yapamayacağı başlı başına bir mucizedir. Onun için sürekli kan bağışı istenmektedir. Kan denilen bu çok önemli madde asla parayla satılmaz.

Yetmiş kilo ağırlığında olan bir insanın vücudunda beş buçuk litre civarında kan bulunur. Bu kanın yüzde ellisi plazma sıvısı ve onun da yüzde ellisi sudur. Diğer yüzde ellisi hücrelerden meydana gelmiştir. Plazma içinde besinler, proteinler ve diğer kimyasal maddeler bulunur. Kan içinde alyuvarlar (eritrositler), akyuvarlar (lökositler) ve kan pulcukları denilen trombositler kan hücrelerini teşkil eder.

Alyuvarlar, nefes ile dahile giren oksijenin vücudun bütün hücrelerine taşınmasını, sindirim siteminde besinlerden emilen yağlar, amino asitler, glikoz ve su kan ile dokulara taşınır. Kan aynı zamanda taşıdığı hormonlar, vitaminler ve inorganik maddeler vasıtasıyla hücreler ve organlar arasında iletişimi temin eder. Vücudun su ve tuz dengesinin korunmasına da yardım eder. Kimyasal reaksiyonlar sonucu ortaya çıkan ısıyı içine alır ve vücut ısısını belirli sınırlar içinde sabit tutar. Böylece, vücut ısısı normal şartlarda otuz altı buçuk derece seviyesinde kalır. Kan, pıhtılaşma özelliği ile de kan kaybının önlenmesini sağlar.

Alyuvarlar, yani oksijen ve vitaminleri taşıyan kırmızı kan hücreleri, trombosit denilen kan pulcukları ve akyuvarların hepsi kemik iliklerinde yaratılmaktadır. Alyuvarların ömrü dört ay kadardır. Erkeklerde, bir milimetre küp kanda yaklaşık beş buçuk milyon, kadınlarda ise yine yaklaşık dört buçuk milyon kadar alyuvar vardır.

Akyuvarlar ise, vücudun yabancı mikroplara ve tümörlere karşı savunma ordusudur. Bir milimetre küp kanda dört ile on bin arasında değişebilirler. Trombositler de bir milimetre küp kanda yüz elli ile üç yüz elli bin kadar bulunur. Bunlar kanın pıhtılaşmasını temin ederek, yaralanma olaylarında kanın daha fazla akmasını engeller ve kanamayı durdurur.

Anatomi ilminin tespit ettiği ve bir milimetre küp kanın içinde bu kadar maddelerin bir arada yaratılması ve  bilinebilen bu kadar çok vazifelerle kanın vazifelendirilmesi ancak nihayetsiz bir ilim, irade, kudret, rahmet ve hikmet sahibi olan Yüce Allah’ın işi olabilir. Tabiat, tesadüf ve basit sebepler denilen akılsız ve şuursuz şeyler bu hârika olan kan mucizesine sahip çıkamazlar. İnsanların bütün teknolojileri bir araya gelse, asla kan yapamazlar. Aklı olan her insan, kanın yaratılmasını ancak Allah’ın yapabileceğini bu imanla kabul edebilir.

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları) (YouTube-Sami Cebeci ile her akşam canlı Risale-i Nur dersleri)

Views: 0