Peygamberler tarihine bakıldığı zaman görülecektir ki, insanlar ne zaman umumi isyanlara sürüklenir, mensubu olduğu peygamberin getirdiği İlâhi emir ve yasaklara baş kaldırırsa, mutlaka musibetler de umumi olarak gelmiş ve o kavimler de, çeşitli şekillerde helâk edilmişlerdir.

Rahman ve Rahim olan Allah (c.c.), sonsuz merhamet ve şefkatinin neticesi olarak insanlara mühlet ve zaman tanır. İnkâr ve isyanından dolayı hemen cezalandırmaz ve rızkını da kesmez. Fakat öyle bir an gelir ki, verilen mühlet ve zaman biter, azgınlık ve isyanlarına hâlâ devam edip vazgeçmeyen toplulukları, ansızın gelen musibetlerle mahveder. Allah, intikamını en şiddetli bir tarzda alır. O an geldiği zaman, insanların yapabilecekleri hiçbir şeyleri olmaz.

“Öyle bir musibetten sakınınız ki, geldiği vakit yalnız zalimlere mahsus kalmaz, masumları da yakar.” ayet-i kerimesi, öyle musibetlerin ne kadar dehşetli olduğunu nazara verir. Deprem ve sel felâketleri, şiddetli kasırgalar, kıtlık ve kuraklık gibi nice felâketler, isyanların genelleştiği, insanların haddini aştığı ve zalimlerin zulmüyle, masumların feryatlarının arşa yükseldiği zamanlara denk gelir. Bu da, kâinatta tesadüfe yer olmadığını gösterir.

Şayet, bu musibetler sadece ekonomik olsa milletçe sabır gösterilebilir. Fakat, musibetlerin boyutu dine, imana, Kur’an’a ve İslâmî hayata kadar uzanırsa, artık bunun tahammülü kalmaz. Çünkü, Bediüzzaman Hazretlerinin ifade ettiği gibi “Asıl musibet, dine gelen musibettir. Musibet-i diniyeden her vakit Allah’a iltica edilmelidir.”

Eskiden İslâm dinine yapılan düşmanlık irtica maskesine sığınılarak yapılırdı. Şimdi ise, doğrudan dine saldırılar yapılıyor. Gizli dinsizlik cereyanları, kendilerine sözcülük yapanlar aracılığı ile saldırılarını sürdürüyorlar. Aslında bu, onların sonlarının geldiğinin de alâmetidir. Zira, “Ölecek köpek, cami duvarına pisler.” denilmiştir. (Devamı yarın)

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci ile Risale-i Nur dersleri) (YouTube-Sami Cebeci ile her akşam canlı Risale-i Nur dersleri)