Konya konferansından sonra, Ankara’ya dönmeden doğrudan İstanbul’a geçmek durumu vardı ve Eğitim Merkezinde gençlerle olan programımı devam ettirmem gerekiyordu. İstanbul, Risale-i Nur hizmetleri bakımından çok önemliydi. “İstanbul mutlaka fethedilecektir. Onu…

Ereğli’ye bağlı Kandilli beldesinde ilk ve orta okul tahsilim bittiğinde, 1966 yılında o zamanki adı sanat okulu olan endüstri meslek lisesine kaydoldum. Yapılan imtihanda izabe teknisyenliği bölümünü kazanmıştım. Cevher halindeki…

Antakya için önümüzde uzun bir yol vardı. İki buçuk saat süren ve sohbetle zenginleşen yolculuktan sonra, Antakya hizmet merkezindeyiz. Üç semavi din mensuplarının ve Sünnilerle Alevilerin karşılıklı anlayış ve hoşgörü…

On beş asırdan beri önce kilise, sonra dört yüz seksen bir yıl cami olarak mabet vazifesi gören Ayasofya, 24 Kasım 1934 yılında bir bakanlar kurulu kararıyla müze haline getirildi. Seksen…

Misak-ı milli hudutları içinde yaşayan milyonlarca vatandaşını huzur ve güven içinde sevk ve idare etmesi gereken bir devletin en büyük gayesi ve vazifesi, milletin birlik ve beraberliğini temin ve tesis…

Hiç mola vermeden ulaştığım Yozgat iline indiğimde, ikindi namazı biraz gecikmişti. Sür’atle şehir merkezindeki büyük camiye gittim. Namazı müteakip değerli dostum Abdulvahap kardeşi aradım ve “Camide akşam namazında buluşalım.”dedim. Öylece…

=DÜNDEN DEVAM: 23 sene evvel yazılmış bir yazı.= Avusturya’ya gelişimizin altıncı günü ve günlerden Salı. Schörding şehrine dâvetliyiz. Hasan Akça, eniştesi Süleyman ve babası Recep ağabeyle birlikte akşam namazını kıldıktan…

=DÜNDEN DEVAM= Günlerimiz dolu dolu geçiyordu. Sanki bir ayı bir haftaya sıkıştırır gibi yoğun bir programlar zinciri hazırlanmıştı. Pazar günü, sabahtan öğleye kadar Wels gençleriyle üç saat süren bir ders…

(Not: 23 sene önce, 26 Şubat 1996 tarihinde gerçekleşen bu seyahat notlarını, gelecek nesillere bir hatıra olması maksadıyla  yeni sitemizde paylaşmak istedim. İnşaallah manevi hizmetlerimize bir şevk ve gayret vesilesi…

Bediüzzaman Hazretlerinin yakın talebe ve hizmetkârlarından Zübeyir Ağabeyin sağlığında, onun direktifleriyle İstanbul’da Risale-i Nur Külliyatının matbaalarda basılmasına başlanır. Çok zor şartlarda ve gizlilik içinde yapılan bu faaliyetler esnasında, bu işte…