Hayat

MUSİBETLER NEDEN BAŞA GELİR?

Cenab-ı Hak şu dünyayı imtihana meydan ve tecrübeye mahal olmak için, kâinat teknesini zıtlarla doldurmuş ve yoğurmuştur.

Hayır, iyilik, güzellik, iman ve nur gibi müspet olan hakikatlerin içine; şer, fenalık, çirkinlik, inkâr ve karanlık gibi şeylerin girmesi, hep imtihana vesile olması gerçeğine dayanır.

Monoton bir tarzda yeknesak geçen istirahat içindeki hayat, şerrin tâ kendisi olan adem ve yokluğa yakınlığından dolayı insana sıkıntı verir. Zıtlarla âlemi yoğuran Hikmetli Yaratıcı, insanı muhtelif haller içinde yuvarlandırarak hayatını tasaffi ettirir ve terakkiye sevk eder.

Şu âlemde insanın hoşuna gitmeyen şeyler, hoşuna gidenlerden daha fazladır. Fakat bunda, Allah’ın sayamayacağımız kadar çok hikmet ve gayeleri vardır. Cenab-ı Hak, âlemi insanın heves ve arzularına göre tanzim etmemiştir. Eğer, herkesin arzu ve isteklerine tâbi olunsaydı, âlemin nizamı bozulur ve fesada uğrardı.

En geniş âlemdeki varlıkların nizam ve intizamından, en küçük âlem olan atomlardaki sistemin işlemesine; cemiyet hayatının sosyal olaylarından, her şahsın başına gelen hadiselere kadar küçük büyük her şey, istisnasız hep Allah’ın kudret ve hikmetiyle vukua gelmektedir. Başı boş, kendiliğinden meydana gelen hiçbir şey ve hiçbir olay yoktur. Allah’a olan imanımız bunu gerektirmekte ve bunu bildirmektedir.

Bahsi geçen mânâları Bediüzzaman Hazretleri şöyle ifade eder: “Şu misafirhane-i dünyada, nazar-ı hikmetle baksan, hiçbir şeyi nizamsız, gayesiz göremezsin; nasıl sen nizamsız, gayesiz kalabilirsin?” (Sözler s.276)

Bu hakikate binaen, insan başına gelen olumlu veya olumsuz bütün olaylarda imtihanda olduğunu bilmeli “Allah’ın, bunda da bir hikmeti vardır.”diyerek, sabırla ve tevekkülle karşılamalıdır. Yapılması gereken bir takım şeyler varsa, onlar da ihmal edilmemelidir.

asyanur.info

Reklam

Yorum Yap