Hayat

MANEVİ MAKAMLARI ARZU ETMEK

İnsan fıtratında diğer insanlar tarafından bilinmek, tanınmak, alkışlanmak, beğenilmek ve adından bahsettirmek ve şan şeref kazanmak gibi, bir cihette psikolojik hastalık ve ruhi maraz olarak telâkki edilebilecek arzular ve süfli zararlı hisler vardır.

Bu duygular ve sefil hisler kontrol altına alınamadığı takdirde, sahibini cümle âleme rezil rüsva edecek durumlara düşürür. Hele şöhret sevdası bütün bütün berbat bir hastalıktır. Şöhret arzusu insana en olmayacak işleri yaptırır. “Hatta bir adam şöhretperestlik yolunda, gitmiş namazgâhı telvis etmiş, kirletmiş. Ondan lânetle bahsedildiği halde, şöhret hissi, o lânetli şöhreti kendine güzel göstermiş.”

Ehl-i dünya şöhret yolunda çoğu zaman, haysiyetini, şerefini, namus ve iffetini feda ettiği vâkidir. Ama, onlar için şöhretin zirvesine çıkmak esas maksat olduğu için pek mühim değildir. Ehl-i âhiret için ise, şan şeref ve insanların alkışını istemek bütünüyle tehlikelidir. Bu tehlikeye düşen insanlar, kendileriyle beraber etrafını da tehlikeye atarlar ve tam ihlâsı bulamazlar.

Risale-i Nur’dan ders alan dâvâ adamlarının, böyle sefil hislere mağlup düşmesi mümkün değil gibi gözükse de, o da nihayet insandır ve bir kısım zaaflarla mâlüldür. Ve ne kadar manevi derece artarsa o nispette imtihan şiddetlenir. Hiç kimse imtihandan muaf değildir. İpte yürüyen cambaz gibi her an düşme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bu itibarla, mesleğimizde âzamî dikkat esastır.

İslâm tarihi boyunca, Peygamber Efendimizden (asm) rivayet edilen bir takım manevi makamlar hususunda, iddialı insanlar çıkmıştır. Kutupluk, Gavslık ve Mehdilik gibi makamların sahibi olduğunu söyleyenler olmuştur. Hakikat-ı halde, o makamlarda olanların böyle iddiası olmayıp, aksine o makamlarda olmayanlar bu tartışmayı çıkarmışlardır. Zaten “Ben evliyayım diyen, aslında olmadığının delilidir.” Bu konuya dikkat lâzımdır.

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube- Sami Cebeci videoları)

Reklam

Yorum Yap