Astronomi üzerinde çalışan bilim insanlarının ittifakıyla kâinatın bir doğumu, muayyen bir ömrü ve nihayet tayin edilen eceliyle bir kıyameti olacaktır. Allah’ın koyduğu kanun böyledir.

On üç milyar yedi yüz milyon yıl önce bu kâinat yoktu. Cenab-ı Allah tarafından ilk madde yoktan yaratıldı ve “Big Bang” denilen büyük bir patlamayla başlayan ilk hareketten sonra, gittikçe şekillenen ve hâlâ genişlemeye devam eden kâinat, şimdiki duruma getirildi.

Uçsuz bucaksız kâinat içinde bir nokta kadar bile yer işgal etmeyen dünyamız ise, yaklaşık beş milyarlık bir ömrü var olduğu tahmin ediliyor. Sonsuz  hikmetler ve gayeler için kâinatı yoktan var eden Cenab-ı Hak, bilinen hayat şartları içinde sadece dünyamızı yaratmış, onun dışındaki yıldızlar âlemini ise, melâike ve ruhanî varlıklar ile doldurmuş ve şenlendirmiştir.

Yüce Kudret tarafından yaratılan bütün varlıklar içinde en kıymetlisi olan hayat sahiplerinin ve onların içinde de en şereflisi ve kabiliyetlisi olarak yaratılan insan türünün, imtihan olmalarına meydan, mümin ve kâfirlerin ayrışmasına bir salon olarak tayin edilen dünyamız; Allah katında öyle bir değere sahiptir ki, Cenab-ı Hak Kur’an lisanıyla dünyayı bir kefeye, semavat âlemini diğer kefeye koymakta ve onu gökler âlemine denk tutmaktadır.

Tarih boyunca bütün insanlar imtihanlardan geçerek, nihayet  21. asra girdi. Hazret-i Âdem (as) ile başlayan bu süreç içinde, bazen müminler kâfirlere galip geldi, bazen de kâfirler iman ehline üstün geldi. Fakat, bu iman ve inkâr mücadelesi hiç bitmedi ve kıyamete kadar da hiç bitmeyecek. Çünkü, imtihan sırrı bunun böyle olmasını gerektirmektedir.

“İnsanlık tarihinde üç büyük deccal gelecek, fakat en sonuncusu en dehşetlisi olacak.” mealindeki hadis-i şerifin kastettiği hakikatleri, 19. ve 20. asrın insanları gözleriyle gördüler. Halen, onların yaptıkları maddi ve manevi tahribat ve yıkımların zararlarını tamir etmekle meşguller.

Hristiyanlık âlemi büyük deccal komünizm ile tahrip edildiği gibi, İslâm dini de Süfyan Komitesinin yaptığı tahribatla büyük yaralar aldı. Ancak, her zorluk ile beraber bir kolaylığı yaratan Cenab-ı Hak, menfi ve karanlık temeller üzerine inşa edilen Allah’ı ve Hazret-i Peygamberi (asm) inkâr  cereyanlarına karşı, Kur’an-ı Kerim’e istinad eden parlak bir nuru onların karşısına çıkardı. Bu nur karşısında her iki cereyan, güneş görmüş kardan adam gibi erimeye başladı. Allah’ı inkâr fikirlerine karşı mağlûp düşen Müslümanlar ve Hristiyanlar rahat bir nefes aldılar. (Devamı yarın)

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları) (YouTube-Sami Cebeci ile her akşam canlı Risale-i Nur dersleri)

Views: 1