(Dünden devam)

Günah denilen şey sadece haram olan fiilleri işlemek değildir. Allah’ın emrettiği şeyleri yapmamak da büyük günahlardandır. Meselâ; beş vakit farz olan namazı kılmayan bir insanın durumu, ibadetten gelen cüz’i bir sıkıntı olsa bile, inkârda binler kat sıkıntı vardır. Bir âmirin,  vazifesini ihmal eden memuruna yaptığı azarlamadan çok üzülen bir kişi, Allah’ın namaz hususundaki mükerrer emirlerine karşı yaptığı tembellik, o insanın ruhunda büyük bir sıkıntıya sebep olur. Küçük bir emare ile namazı emredene karşı, hemen büyük bir delilmiş gibi Allah’ı inkâr etmeye yeltenir. Günahtan inkâra sürüklenir. Sineğin ısırmasından kaçarken, dehşetli bir yılanın ağzına düşmek gibi bir duruma yakalanır.

Evet, her bir günah içinde inkâra giden bir yol vardır. Ayet-i kerimede “Doğrusu onların kazandıkları günahlar birike birike  kalplerini karartmıştır.” gerçeği ile karşı karşıya kalınır. Günahlar, ebedi hayatta daimi hastalıklardır. Allah’ı bilmeyenin ve ahireti düşünmeyenin dünya dolusu belâ başında vardır.

Bu dünya hayatında çekilen hastalıklar nice insanların uyanmasına ve ahiretine çalışmasına vesiledir. Hastalıklar, sabun gibi günah kirlerini temizlemeye vasıtadır. Bundan dolayı, Hacı Bayram-ı Veli “Hoştur bana Senden gelen/ ya gonca gül yahut diken. Ya hil’at yahut kefen/ Nârın da hoş, nurun da hoş.” demiştir.

İşlenen günahları küçük görmemek gerekir. Çünkü, küçük günahların nihayeti büyük günahlara çıkar. İnsanın cisminin küçüklüğüne bakarak, günahlarını da küçük görmemek lâzımdır. Şu zamanda bir adamın bir günahı bir kalmaz. Bazen büyür, etrafa yayılır ve bin olur.

Her türlü günahlara karşı takva zırhına bürünmek gerekir. Takva, Allah’ın haram kıldığı her şeyden kaçınmak demektir. Salih amel ise, emir dairesine hareket etmek ve hayır kazanmaktır. Hem de Bediüzzaman Hazretlerinin ifade ettiği gibi “Takva içinde bir nevi amel-i salih vardır. Bir günahın terki vaciptir. Bir vacibin ise, nice sünnetlere mukabil sevabı vardır.”

Günahlara karşı mutlaka tavayı esas almak lâzımdır. Hem de günah işlememeye niyet edilmelidir. Bunun için de, gerçek ve kuvvetli bir Allah inancına sahip olunmalıdır. Kuvvetli bir iman, her türlü günahlara karşı manevi bir yasakçıdır. En kolay günah ise, gıybet günahıdır. Bundan dolayı Cenab-ı Hak, başta gıybet olmak üzere her türlü günahlardan cümlemizi muhafaza etsin, istikametten ve doğruluktan ayırmasın, âmin.

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci ile Risale-i Nur dersleri) (YouTube-Sami Cebeci ile her akşam canlı Risale-i Nur dersleri)