Hayat

GELECEK ENDİŞESİ

Ruhlar âleminden başlayıp dünyadan geçen ve ebedler memleketine doğru giden uzun bir seyahatin yolcularıyız. Bu yolculuk esnasında yol üstünde kurulmuş bir han ve bir misafirhane olan şu dünya memleketinde imtihandan geçiriliyoruz. Bu hakikat hiç bir zaman akıldan çıkarılmamalıdır.

Bahsi geçen imtihanın kazanılmasında en önemli vesile, iman, takva ve amel-i salihin ihlâs dairesinde olmasıdır. Duygularımızı kontrol altında tutmak, nefis ve şeytanın telkinlerine kapılmamak, başımıza gelen olaylar karşısında dengeli davranmak, ailevî ve beşerî münasebetlerde Kur’an ve Sünneti rehber yapmak gibi müspet değerler, istikamet üzere gitmemizi sağlayacak ve muhatap olduğumuz dünya imtihanını kazanmamıza yardımcı olacak hakikatlerdir.

Ancak, bütün bunların gerçekleşmesi, duygu ve hislerimizin kontrol edilmesi, dünyanın geçici bir misafirhane, asıl ve ebedi hayatın ise, âhiret âleminde yaşanılacağını her zaman akılda tutmak ve gaflete düşmemekle olabilir. Gelecek endişesi ise, asıl âhiretimizle ilgili olması gereken endişedir. Çünkü, gafiller hakkında garanti altında değildir.

Sahabe-i Kiramın şahsında bütün ümmetine ve gelecek nesillere ders veren Sevgili Peygamberimiz (asm) buyurdu.”Ya Eba Zer! Şu dünya hayatında bir yolcu imişsin gibi yaşa. Yolculuk esnasında bir ağacın gölgesinde oturup, biraz sonra kalkıp gidecek olan bir insan orada hiç oyalanır mı? Şu dünya da öyle bir gölgelik gibidir.” Bu hadis-i şerifte insanları dünyaya çalışmaktan alıkoymak değil, dünya hırsı ve sevgisini kalbe koymayarak, âhiret hayatından gafil olmamayı ders vermiştir. Çünkü, “Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için, yarın ölüverecekmiş gibi de âhiret için çalış.”hadis-i şerifi bu mânâyı izah etmektedir. Cenab-ı Hak, cümlemize bu ölçüler içinde hayatımızı geçirmeyi nasip etsin, âmin.

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları)

Reklam

Yorum Yap