Anadolu Seyahat Notları

Denizli’de Üç Gün

Kardelen İlköğretim okulları yöneticilerinin dâveti üzerine, 27 Mayıs 2016 Cuma günü Denizli’deyiz.

Asrın manevî sahibi Bediüzzaman Hazretleri ve onun iki kahraman ve şehit talebesi olan Hafız Ali ile Hasan Feyzi Ağabeyleri misafir eden bu şehre ne zaman gelsem, kendimi bambaşka duyguların içinde bulurum. Bediüzzaman hapiste zehirlendiği zaman “Ya Rab! Üstadımın yerine benim canımı al.”diye Allah’a yalvaran ve onun bedeline şehit olarak vefat eden Hafız Ali Ağabey, Denizli büyük kabristanında yattığı gibi; “Dahi nezrim bu ki, canım sana kurban olacak.”diye şiirinde hayatını Üstada kurban eden Hasan Feyzi Ağabey de bu kabristanda medfun bulunmaktadır. Bediüzzaman bahsi geçen bu talebeleri için “Onlar bizim yakınımızdalar, bize dikkat ediyorlar, hatta bize yardım ediyorlar.”demektedir. Cenâb-ı Hak onlara ve onlar gibi baki âlemlere göç eden umum Nur Talebelerine ebediyen rahmetiyle muamele etsin, âmin.

Akşam, Yeni Asya temsilciliği binasındayız. Oldukça kalabalık bir cemaat katılımı vardı. “Risale-i Nur’da Muhabbet.”konulu dersimizi iki bölüm halinde onlarla paylaştık. Milletçe sevgisiz bir toplum olduğumuz bir atmosferde, böylesine derslere cidden ihtiyacımız var. Zira bir hadis-i şerifte sevgili Peygamberimiz (asm) “İman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de kâmil iman etmiş olmazsınız.”buyurmaktadır. Dersimiz bu minval üzere sürüp gitti. Cemaat ruhunun öneminden, mensubu olduğumuz şahs-ı manevi ile birlikte hareket etmekten, Yeni Asya başta olarak neşriyatımızın her birisine ciddi manada sahip çıkmamızın zaruretinden ve gittikçe yaş ortalaması yükselen cemaatimizde, gençlik hizmetlerine daha fazla ağırlık vermemiz gerektiği gibi konuları da nazara vermeye çalıştık. Bunlar hepimiz için önem arz eden mevzulardı.

Cumartesi günü, Honaz ilçesinde yaptığımız özel ders ve sohbetlerimiz de bizim için ayrı bir feyiz kaynağı oldu. Akşamı, hizmet merkezimize gelen gönül dostlarımızla yapılan ders ve sohbetlerimiz, kardeşlik ve muhabbet duygularımızın daha da ziyadeleşmesine vesile oldu.

Pazar günü, Kardelen Okullarının yedi senedir yaptıkları, Karataş mevkii çam ormanları piknik alanındayız. Öğrenciler, onların velileri ve cemaatimizin de katılımıyla, altı yüz kişiden fazla bir katılımla hazırlanan programı icra ettik. Birlikte kıldığımız öğle namazını müteakip, Bediüzzaman ve Risale-i Nur’ların mahiyeti hakkında fazla bilgileri olmayan yeni insanları da dikkate alarak, bir saat süren ders ve sohbetin sonunda, cep boy olarak hazırlanmış yüzlerce Risale-i Nur kitaplarından gelenlere hediye edildi. Onlara da Yeni Asya ve neşriyatımız hakkında bilgiler verdik.

İkram edilen yemek faslından sonra, çocuklara ve gençlere yaptırılan çuval yarışları, halat çekme ve diğer piknik oyunları görülmeye değerdi. İkindi namazı ve namazla ilgili dersimizden sonra program nihayete erdi.

Denizli’de üç gün süren bu yoğun tempolu hizmetler, her şeyden önce bu fakiri etkilemiş ve ruh dünyamı manevî âlemlere gark etmişti. Gece yirmi dört otobüsüyle Ankara’ya dönerken, yorgunluk yerine ruhumun dinlendiğini hissediyordum. Zira Cenâb-ı Hak, hizmetin ücretini hizmetin içine koymuştu.Sami CEBECİ

Reklam

Yorum Yap