Bin bir Esma-i Hüsnâsının nihayetsiz tecellilerine mazhar olması için, bu kâinatın sahibi olan Yüce Allah, bir rivayete göre on sekiz bin âlem yaratmıştır. Görmekte olduğumuz bu madde âleminden, âhiret âlemlerine kadar uzanıp giden bu âlemler içinde, şu anda var olan berzah âlemi ölmüş insanların ruhlarının toplandığı ve ruhâni hayatlarını sürdürdüğü bir âlemdir. Kıyamet sonrası yeniden diriliş sabahına kadar olan ara hayattır.

Ölen insanların ruhları için berzah hayatına açılan kabir kapısı, ya cennet bahçelerine ya da cehennem çukurlarına açılan bir kapı konumundadır. Ehl-i iman olan ruhlar için kabir bir saadet kapısı olduğu halde, inancının gereğini yerine getirmeyen günahkâr müminler için yalnız başına bir hapis, kâfir ve münafıklar için ise, ebedi bir idam kapısıdır. Öyle inandığı için, öyle muamele görecektir. Yani, bütün sevdiklerinden ayrılan kâfir bir ruh, dünyanın karnındaki cehennem-i suğra denilen küçük cehennemde, sadece kendisinin azap çektiğini zannedecektir.

“Her can taşıyan varlık ölümü tadacaktır.” mealindeki ayete göre, inanan insanlar da dahil herkes öldüğünü bilecektir. Berzah hayatındaki diğer ehl-i iman ruhlarla birlikte saadetli bir hayat sürmesine rağmen öldüğünün fakında olacaktır. Yüzde doksan dokuz dost ve ahbaplarıyla beraber cennet bahçelerinden bir bahçe lezzetini tattığı halde, bu farkında olma hali sürecektir.

Ancak, bu kayıttan şehitler hariç tutulacaktır. Şehitler öldüğünü bilmezler. Ölüm acısını hissetmezler. Belki, bu dünyadan daha güzel bir âleme gittiklerini zannederler. “Allah yolunda öldürülenlere siz ölü demeyiniz. Onlar diridirler. Lâkin siz onu bilemezsiniz.” mealindeki ayet, bu hakikati haber vermektedir. (Devamı yarın)

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları) (YouTube-Sami Cebeci ile her akşam canlı Risale-i Nur dersleri)

Views: 1