Türkiye cumhuriyeti devleti kurulurken, ülkenin en kıymetli âlimleri, paşaları ve şeyhleri bütün güçleriyle yeni tesis edilen rejimi desteklemişler, maddi ve manevi imkânlarını seferber etmişlerdir. Cumhuriyet idaresi tasvip görmüş ve desteklenmiştir.
Ancak, ülkenin yönünü Batıya çevirip, milletin bin yıllık inanç, örf, âdet ve geleneklerine cephe alınarak, İslâm dininin tahrip edilmek istendiği anlaşılınca bu destek gittikçe azalmış,, hatta üzücü olmakla beraber dahilde silahlı isyanlar bile olmuştur.
Mevcut tablo içinde bir kısım şeyhlerin ve hocaların bazıları, yeni kurulan rejimin sahibinin fenalıklarına mani olmak, bazıları da devlet imkânlarından faydalanıp ömür geçirmek niyetiyle, onunla barışık geçinmeyi maslahat ve hizmet kabul ederken; defalarca davet edilen Bediüzzaman Hazretleri nihayet büyük ümitlerle Ankara’ya gelir. Fakat gördüğü manzara karşısında hayal kırıklığına uğrar. Zira, âhirzamanda aldatmakla iş göreceği Hadis-i Şeriflerle haber verilen dehşetli şahısların insanlık âleminde zuhur ettiğini görür. Siyaset yoluyla onlarla baş edilemeyeceğini Hadislerden anlayan Bediüzzaman, hareketini hâkim cereyanlara kaptırmamak ve onların kontrolüne girmemek için, en cazip tekliflerini elinin tersiyle iterek, bütün ısrarlara rağmen Ankara’yı terk edip Van vilayetine gider.
Şayet bu basireti göstermeyip, devlet imkânlarının cazibesine kapılarak onlarla barışık olmayı tercih etseydi, İslâm’a aykırı olan bütün uygulamaların altına imza atmak zorunda kalırdı. Zira, zalimin ekmeğini yiyen, onun kılıcını sallamak durumunda kalır. (Devam edecek)
asyanur.info samicebeci.net (YouTube-Sami Cebeci videoları) (Sami Cebeci ile canlı Risale-i Nur dersleri)