İnsanoğlu, yaratılıştan günah işlemeye meyilli bir fıtratta yaratılmıştır. Devamlı itaat halindeki melekler ile devamlı isyan ve inkâr içindeki şeytanlar ortasında, hem hayır işlemeye, hem de günah irtikap etmeye müsait olan insanın yaratılmasında, elbette Allah’ın nihayetsiz hikmet ve gayeleri vardır.

İnsan bedeninde misafir olarak yerleştirilen ruhun, hayatını devam ettirebilmesi için verilen kuvve-i akliye, kuvve-i gadabiye ve kuvve-i şeheviye denilen üç kuvvenin ifrat ve tefritinden meydana gelen haksızlık, zulüm, adaletsizlik ve günahlar; insanlık tarihinde kara sayfalar olarak görülüyor. Ancak, bu üç kuvvenin vasat mertebesinde iş görmesini temin eden peygamberler ve onların vârislerinin yaptığı irşat ve tebliğ hizmetlerinin neticeleri de bir nur gibi parlıyor.

İsmet sıfatından dolayı günahsız olmak sadece peygamberlere mahsus bir haldir. Onların dışındaki insanların az ya da çok günahları vardır. Önemli olan o günahlara girmek değil, bilakis günahta ısrar etmemek ve çabuk tövbe etmektir. Zira, ayetlerin beyanına göre, Allah temiz olanları ve çok tövbe edenleri sever. Cenab-ı Hakkın, Gaffar ve Tevvab isimleri günahların varlığını ister. Eğer, yeryüzünde günah işleyen hiç kimse kalmayacak olsaydı, Allah yeni insanlar yaratır ve onların günahlarını yine bağışlardı.

İnsanlık tarihinin en dehşetli zamanı olan âhirzamanın, günahlar bakımından çok tehlikeli bir durumu vardır. Sevgili Peygamberimizin (asm) âhirzamanla ilgili öyle haberleri ve ikazları vardır ki, onun dehşetinden  bütün sahabeler ve geçmiş İslâm ümmeti dehşete kapılmış ve onun şerlerinden hep Allah’a sığınmışlardır. (Devamı yarın)

asyanur.info  samicebeci.net  (YouTube-Sami Cebeci videoları) (YouTube-Sami Cebeci ile her akşam canlı Risale-i Nur dersleri)

Views: 1