İstikbalden gelip hazır zamana uğrayarak maziye dökülen ve yine istikbale dönüşen zaman nehri içinde hayata gözlerini açan ve canlılar dünyasının en şerefli varlıkları olan insanlar; bir kervan gibi dünya misafirhanesine…

Her şeyi hikmetle ve nihayetsiz gaye ve maksatlarla yaratan Cenab-ı Hak, mahlukatın en şereflisi olarak halk ettiği insanın mahiyetine “ENE” diye isimlendirilen bir benlik ve hürriyet vermiştir. Kâinatın Sahibi olan…

Bu geçici dünya hayatından sonra ebedi bir hayatın bizleri beklediğine nihayetsiz deliller vardır. Evet, anne karnındaki çocuğun, kendisine orada hiç lâzım olmayan el, ayak, göz, kulak gibi azalarının bulunması, bir…

Kâinatın yaratılışından beri akıp giden zaman nehrinde, mütemadiyen hayata ve ölüme mazhar olan canlılar âlemi, şirin bir gezegen olan dünya misafirhanesine doğarak geliyor, geçici bir hayattan sonra ölüme mazhar olarak…

“Görmüyor musun, Allah, gökten yağmur indirir de onunla renk renk, çeşit çeşit meyveler çıkarır.” (Fatır Suresi. 27) Kur’an-ı Kerim’de nice ayetler nazar-ı dikkati su nimetine çeker ve onunla insanları ibadete…

“Gök yüzünü de korunmuş bir tavan gibi yaptık. Onlar ise hâlâ bundaki delilleri inkâr ederler.” (Enbiya Suresi: 32) Çok ince matematiksel hesaplarla, belli bir ölçü ve denge içinde yaratılan gezegenimiz…

İzmit programından sonra, Pazar sabahı İstanbul yolundayız. Eğitim Merkezinde iki gün süren derslerimden sonra tekrar İzmit’e dönmem gerekiyordu. Öyle  de yaptık.İkindi namazını kılarak sür’atle Esenler terminaline ulaştık. On altı otobüsüne…

Nutfe suyundan canlıların bütün cihazat ve organlarını yaratmak ve yedikleri o kadar farklı yiyeceklerden, o canlıya mahsus bir cilt ve et kemik yapmak, ancak Allah’a mahsus bir mühürdür. Basit bir…

Göz, dil, karaciğer gibi organlarımızın hücreleri farklılık gösterdiği gibi, kemik hücreleri dahi farklı özelliklere sahiptir. Ancak, temelde yine aynı hususiyete sahiptirler. Bizim bilgimiz dışında vücudumuzun bütün organları vazifelerini yerine getirdiği…

Kâinat onun için yaratılan hayat cevherini, yolda bulunmuş değersiz bir mal gibi zannederek onu gaflette, haram keyif ve eğlencelerde ve batakhanelerde geçirenlerin veya dinsizler cephesinde yer alarak, ellerindeki güçle din…

Görünen ve görünmeyen bütün âlemleriyle bu kâinatı muazzam bir kitap, muhteşem bir saray ve İlâhi bir apartman şeklinde yaratan Cenab-ı Hak; varlıklar içinde en kıymetli olan hayat hakikatiyle âlemleri şenlendirmiş…

Yokluk karanlıklarından ve mazinin en derin derelerinden varlık âlemine çıkarılan ve bu güzel dünya memleketine gönderilen insanlar, kimin tarafından ve ne maksatla gönderildiğinin şuuru içinde bu hayatı değerlendirmek durumundadırlar. “Ben…

Cenab-ı Hak, “Niçin şükretmiyor sunuz?” “Hâlâ şükretmiyecek misiniz?” Allah’a ibadet edin ve şükredenlerden olun.” “Eğer şükrederseniniz verdiğim nimeti arttırırım.” gibi ayetlerle, şükür ibadetinin kâinatın yaratılışının en mühim bir sebebi olduğunu…

Nemime kelimesinden türeyen nemmamlık, bir kimse aleyhindeki sözleri, bozgunculuk yapma niyet ve maksadıyla kendisine eriştirmek anlamına gelir. Sosyal hayatın dengelerini alt üst eden, akrabalar arasındaki sevgi ve irtibat bağlarını koparıp…

Şu kâinatın ve bütün âlemlerin Rabbi olan Cenab-ı Hak, insanı mevcudat içinde en mükerrem ve en şerefli bir tarzda yaratarak, ona emsalsiz âzâ ve duygularla donatılmış bir vücut vermiştir. Geçici…

Maneviyata karşı körleşen ve kabalaşan ve dünyasının akıbetini ebediyen yokluk, hiçlik ve mahvolup gitmek telakki eden ve sahip olduğu her şeyden sonsuza kadar ayrılacağını zanneden ve bütün ızdırap ve elemleri…

  Kâinatın yaratılışından bu yana akıp giden zaman nehrinde, mütemadiyen hayata ve ölüme mazhar olan canlılar âlemi; şirin bir gezegen olan dünya misafirhanesine doğarak geliyor, geçici bir hayattan sonra ölüme…

Dünyaya geldiğine bin defa pişman olan, herkese ve her şeye kızan; yakıp yıkmak, kırıp dökmek isteyen iç barışı olmayan insanlar, her an patlamaya hazır bir bomba veya dinamit gibidirler. İç…

Muhyi ismiyle bütün canlılara hayat veren ve kâinatı şenlendiren Cenab-ı Hak, Mümit ismiyle de verdiği hayat nimetini geri alıyor ve arkadan gönderdiği yeni hayat sahipleriyle ve gidenlerin yerini doldurmak suretiyle,…

Kur’an ve iman gözüyle bakılmayan kâinat, dünya ve hayat, elbette bomboş görünecektir. Ne okumanın, ne çalışmanın, ne zengin ve şöhretli olmanın ve ne de yaşamanın hiç bir anlamı olmayacaktır. Sonu…

Mazinin en derin derelerinden ve yokluk âlemlerinden, kafile kafile arkasından vücut sahrasına atılan ve dünya misafirhanesine gönderilen insanlık kervanı; bir han gibi bir gecelik konaklamadan sonra, yine bir kervan gibi…

Kâinatta tekâmül kanununa tâbi olan her canlının bir doğumu, büyümesi ve nihayet yaşlanıp ölmesi vardır. Yaşlanmaya fırsat bulamadan ölenlerin sayısının haddi hesabı yoktur. Cenab-ı Hakkın canlılar için tayin ettiği ecel…

Otuz üç Kur’an ayetinin işaretine, Hazret-i Ali’nin Ercuze ve Celcelutiye namındaki iki kasidesinin haberlerine ve Hazret-i Gavs-ı Azamın beşaretine mazhar olan Risale-i Nur tefsirleri, ifa ettiği dağ azametindeki iman hizmetiyle…

Ruhlar âleminden başlayıp dünyadan geçen ve ebedler memleketine doğru giden uzun bir seyahatin yolcularıyız. Bu yolculuk esnasında yol üstünde kurulmuş bir han ve bir misafirhane olan şu dünya memleketinde imtihandan…

Gençlik nimeti aklı başında olan gençlerde olsa, en güzel bir hayır ve ibadet vasıtasıdır. Asr-ı Saadette İslâm dinine en evvel sahip çıkan gençler olmuştu. Bu mânâyı ifade eden Sevgili peygamberimiz…

İmtihan edilmek üzere bu dünya memleketine gönderilen insanların, hayatlarının en verimli ve en güzel yılları şüphesiz gençlik devresidir. Hayata hayat veren ve anlam kazandıran hakikat imandır. İmansız bir hayat, cansız…

Bu dünya hayatında nice insanlar vardır, yapmadıkları işlerden dolayı  kaderin garip bir cilvesidir ki zulme uğrarlar. Gerçi, zalim olmaktansa mazlum olmak hem dünya hem de âhiret hayatı bakımından daha iyidir.…

Cenab-ı Hakkın ilim, irade ve kudretiyle sonsuz maksatlar ve gayeler için yaratılan kâinat içinde, canlılar âlemine mesken olarak yaratılan dünyamızın ayrı bir yeri ve değeri vardır. İnsan bedenine kıyasla kalp…

Âhirzamanın en dehşetli günah ve fitnelerinin yaşandığı bir dönemde en önemli mesele, başkalarınında imanını kurtarmak ve imana kuvvet verecek tarzda hizmet etmektir. Zira, her bir mümin yalnız kendi imanını kurtarmakla…

Cenab-ı Hak, hikmet ve kudret eliyle kâinatın mevcudatını yaratılış teknesinde yoğururken bütün zıtları birbiri içine attı, şerleri hayırların arasına kattı. Böylece, dünyayı cin ve insanların imtihanı için bir meydan yaptı.…